Torba kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte madencilik sektöründen art arda işten çıkarma haberleri gelmeye başladı. Özellikle Zonguldak bölgesinde kömür madenlerinde 4-5 bin civarında işçinin işsiz kaldığı ifade ediliyor. Baktığımızda işverenlerin iki gerekçesi var:
- Kömür ve linyit madenlerinde işçilere ödenecek ücretin, en az iki asgari ücret (1.780 TL) tutarına çıkarılması.
- Yer altı maden işçilerinin haftalık çalışma sürelerinin 45 saatten 36 saate çekilmesi, günlük 6 saatle sınırlandırılması.
Doğrudur, her iki düzenleme de işverenin maliyetini artırıyor.Emek yoğun maden sektöründe bu artışların maliyetlere ciddi ölçüde yansıyacağı da doğru. Peki Türkiye olarak, “aman işverenlerin maliyeti yükselmesin” diye, Soma’da gördüğümüz gayriinsani çalışma koşullarının devamına razı mı olacağız?Elbette hayır. Kaldı ki yapılan düzenlemeler dahi özellikle kömür-linyit madenciliğinde çalışma koşullarını Avrupa ortalamasına taşımış değil. ‘Vahşi kapitalizm’ diye yerden yere vurduğumuzABD’de bile madencilerin ortalama aylık ücreti 15 bin lira civarında. Yani bizde torba kanundan sonra yapılan artışın yaklaşık 10 katı. Şu halde “torba kanun madencileri işsiz bıraktı” ifadesi haksız ve eksik bir yargı.
Torbayla olmaz!
Gelelim işverenlerin haklı olduğu kısma. Bir kere geniş kitleleri ve farklı sosyal tarafları ilgilendiren düzenlemeler torba kanunlarla yapılmaz. Bu derece kapsamlı düzenlemeler birkaç vekilin teklifiyle ve oldubitti hızıyla yasalaşmaz. Konu önce sosyal taraflar nezdinde tartışmaya açılır. Sosyal tarafların, STK’ların ve akademisyenlerin görüşleri toplanır. Gerekirse bir ön izleme (simülasyon) yapılır ve düzenlemenin muhtemel etkileri değerlendirilir. Bu uzun demlenme sürecinden sonra, sektörel uyum süresi de gözetilerek temel bir yasa olarak çıkarılır. Elbette bu uzun sürede her bir sosyal taraf ve tabii ki işveren, kendini yasaya hazırlar.
Şimdi düşünün, Zonguldak’ta maden işverenisiniz. 2014 yılı bütçenizi mevcut şartlara göre hazırlamışsınız. Üretim ve insan kaynağı planınız hazır, faaliyete devam ediyorsunuz. Bir de bakıyorsunuz haziran ayında bir torba kanun gündeme gelmiş. Bir iki ay içinde yasalaşmış ve sektörün tüm ana parametreleri değişmiş. Ne yapacaksınız? Ya devlet sizi bir süre sübvanse edecek ya işyerinizi kapatacaksınız ya da maliyetleri düşürmenin yollarını arayacaksınız.
Özetlersek; maden işçimiz torba kanunla verilen haklardan çok daha fazlasına layık. Fakat torba kanun usulüyle yapılan düzenlemeler, bir tarafı yaparken birkaç tarafı yıkıyor. Hükümet sözcüsü olarak Sayın Arınç bundan sonra torba kanun şeklinde yasa çıkarılmayacağını söyledi. Buna inanmak istiyoruz.
Rapor gerekir
Soru: Sadettin Bey, benim arkadaşımın 6 aylık bir bebeği var. Bebeği tek ayağı içe dönük doğdu. Kaç kez alçıya alındı fakat düzelmedi. Acaba arkadaşım bebeği için bakım ücreti alabilir mi?Ayşegül D.
Cevap: Değerli okurum, evde bakım ücreti ödenebilmesi için bakıma muhtaç derecede engelli raporu gerekir. Ayrıca ailedeki gelirin de kişi başı 540 liradan az olması gerekiyor. Bu konuda arkadaşınız kaymakamlığa başvurabilir.
Kadro hakkı doğmaz
Soru: Sadettin Bey, ben bir belediye şirketinde 01.01.2005 yılından itibaren sözleşmeli olarak çalışıyorum. Belirli bir süre örneğin 10 yıl çalıştıktan sonra kadro hakkı doğuyormuş. Bu doğru mudur? Ali E.
Cevap: Değerli okurum, belirli bir süre çalışmayla kadro hakkı doğmaz. Mevzuatta böyle bir hüküm yok.
(Kaynak: Bugün Gazetesi | 19.09.2014)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.