Yaz sıcağının bastırması ile birlikte çalışanlar yıllık izinlerini kullanmaya başladılar.
Burada işverenlerin çalışanların yıllık izin kayıtlarını usulüne uygun kayıt altına almaları gerekyor.
İleride açılacak davalarda özellikle bu izinlerin çalışan yönünden kullanılıp kullanılmadığını ispat yükü işveren üzerinde bırakılmıştır.
Özellikle açılan davalarda öncelikle işverenlerin yıllık izinleri nasıl kayıt altına aldıkları önem taşımaktadır.
Dava seyirlerinde çalışanlar iş akdi fesihlerinde kullanmadıkları yıllık izin paralarını işverenlerden istediklerinde ortaya çıkan uyuşmazlıklarda bu izinlerin kullanılıp kullanılmadığı yönünde kayıtlar istenmektedir.
Kayıtların yapılan incelemeler sonucunda, davacı işçiye yıllık izin parası ödenmektedir.
İşverenlerin kayıtlarda titiz olmaması yada özlük dosyaların da yıllık izin sürelerinin işçinin imzası ile kullandırıldığını ispat etmemesi pahalıya patlayacaktır.
Oysa bunu ispatlayan işverenler ise davalardan kazançlı çıkacaktır.
Yargıtay bu konuda işveren lehine karar vermektedir.
Konuyla İlgili Güncel Yargıtay Kararı da Bu Yöndedir.
4857 sayılı İş Kanununun 59 uncu maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Aktin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar.
Yıllık izin hakkı Anayasal temeli olan bir dinlenme hakkı olup, işçinin iş sözleşmesinin devamı sırasında ücrete dönüşmez ve bu haktan vazgeçilemez.
İşçinin iş sözleşmesinin devamı süresinde kullanmadığı yıllık izinlere ait ücreti istemesi mümkün değildir. Bu nedenle, işçinin iş sözleşmesinin devamı sırasında izin hakkının bulunduğunun tespitini istemesinde hukuki menfaati vardır.
Yukarıdaki ilkeler doğrultusunda, yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü kendisine ait olan davalı işverenin, işçinin yıllık izinlerini kullandırıldığını ispat için yazılı belge sunduğundan, bu belge değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme ile izin ücreti alacağının hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
(9 .YHD-Esas No:2011/51647-Karar No:2014/192)
(Kaynak: Alitezel.com | 12.07.2014)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.