Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 4. maddesinin iki numaralı fıkrası gereği olarak, bu verginin mükellefinin “Türkiye içinde ikametgahının, işyerinin, kanuni ve iş merkezlerinin bulunmaması halleri ile gerekli görülen diğer hallerde Maliye Bakanlığı vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu” tutabilmektedir.
Diğer yandan “Özel Tüketim Vergisi’ne tabi malların, yer aldığı listedeki başka bir malın imalinde kullanılması halinde ödenen vergi Maliye Bakanlığı’nca belirlenen esaslara göre ödenecek vergiden” indirilebilir.
Aynı kanunun 15. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca da “Mükellefler özel tüketim vergisini satış belgelerinde ayrıca göstermeye mecburdurlar. Vergiye tabi bir işlem söz konusu olmadığı veya bu kanun kapsamına giren vergiyi fatura veya benzeri belgelerde göstermeye hakkı bulunmadığı halde, düzenlediği bu tür belgelerde bu vergiyi gösterenler, söz konusu vergiyi beyan ve ödemekle yükümlüdürler. Bu hüküm kanuna göre borçlu oldukları vergi tutarından daha yüksek bir tutar gösteren mükellefler için de geçerlidir.
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun hükümleri saklı kalmak üzere (II) sayılı listedeki kayıt ve tescile tabi olan malların kayıt ve tescil edildikten sonra iade edilmesi hali hariç, malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya diğer nedenlerle matrahta değişiklik vuku bulduğu ya da yersiz veya fazla vergi hesaplandığı hallerde vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellefler, bunlarla ilgili borçlandıkları ya da ödedikleri vergiler için değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve meydana geldiği dönem içinde düzeltme yapabilirler. (II) sayılı listede yer alan kayıt ve tescile tabi olan mallar için dönem şartı aranmaz. “Ancak buna karşın” iade olunan malların fiilen işletmeye girmiş olması, yersiz veya fazla ödenen verginin alıcıya iade edilmesi ve bu işlemlerin defter kayıtları, belgeler ve beyannamede gösterilmesi şarttır.
Ayrıca Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 14. maddesinin 5 numaralı fıkrası gereği olarak “Maliye Bakanlığı Özel Tüketim Vergisi Kanunu” gereğince verilmesi gereken beyannamelerin şekil ve muhtevasını belirlemeye faaliyetin gereğini göz önünde tutarak mükellefin müracaatı üzerine veya resen tarh yerini tayin etmeye, işlemin mahiyetine göre verginin işlemden önce ödenmesi şartını koymaya, müzayede yoluyla yapılan satışlarla ilgili vergilerin beyanı ve ödeme zamanı ile tahsiline ilişkin usul ve esasları belirlemeye, (II) sayılı listedeki mallara ait verginin bandrol usulü ile tahsiline bu konudaki uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili kılınmıştır.
Maliye Bakanlığı yayımlamış bulunduğu 34 Seri Numaralı Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğ ile Özel Tüketim Vergisi’nde sınırlı bir alanda tevkifat uygulamasına geçmiş bulunmaktadır.
Buna göre “Özel Tüketim Vergisi Kanunu’na ekli (1) sayılı listenin (B) cetvelinin 38.11 tarife pozisyon numarasında yer alan malların Özel Tüketim Vergisi mükellefleri (04.12.2013) tarihli ve 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nda tanımlanan rafineciler hariç) tarafından teslimine ilişkin Özel Tüketim Vergisi, yalnızca sanayi sicil belgesini haiz olan katma değer vergisi mükellefi imalatçılar tarafından satın alınması halinde tevkifata tabi tutulmak suretiyle beyan edilerek ödenecektir.”
Özel Tüketim Vergisi tevkifat uygulaması ihtiyari bir uygulama olmayıp imalatçılar tarafından tevkifat yapılması zorunludur.
Tevkifat uygulaması 38.11 sayılı tarife pozisyonu ile ilgili olup, bu pozisyona “Vuruntuyu önleyici müstahzarlar, oksidasyonu durdurucu maddeler, peptizan katkılar, akışkanlığı düzenleyici maddeler, aşınmayı önleyici katkılar ve mineral yağlar (benzin dahil) veya mineral yağlar gibi aynı amaçla kullanılan diğer sıvı yağlar için diğer müstahzar katkılar” yer almaktadır.
Bilindiği üzere tevkifata tabi tutulan Özel Tüketim Vergisi’nin beyanına ilişkin (6) numaralı ÖTV beyannamesinde, beyan edilen Özel Tüketim Vergisi’nden herhangi bir suretle indirim yapılması mümkün değildir.
Ancak tevkifat uygulaması kapsamında satın alınan malların Özel Tüketim Vergisi Kanunu’na ekli (1) sayılı listede yer alan başka bir malın imalinde kullanılmış olması halinde, vergi sorumlularınca beyan edilip ödenen ÖTV tutarının, söz konusu kanunun 9. maddesi uyarınca, yalnızca üretilen malın tesliminin yapıldığı vergilendirme döneminden, bu teslimlere ilişkin beyanı da içeren (1) numaralı ÖTV beyannamesinde indirimi mümkündür.
Söz konusu uygulama kapsamında tevkif edilerek ödenen ÖTV tutarı, (1) numaralı ÖTV beyannamesinin “İstisnalar ve İndirimler” bölümünün “İndirimler (Aynı Listedeki Malın İmalatta Kullanılması)” kısmında beyan edilmek suretiyle indirilebilecek.
Bu şekilde indirim konusu yapılabilecek azami ÖTV tutarı, tevkifat uygulaması kapsamında satın alınan malların girdi olarak kullanılması suretiyle üretilen malın teslimine ilişkin hesaplanan ÖTV tutarını geçemeyecek. İndirim konusu yapılamayan tutar tevkifatı yapan alıcı imalatçılar tarafından ilgili mevzuat çerçevesinde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınabilecek.
(Kaynak: İto Gazetesi | 17.05.2014)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.