KDV İade Sisteminde Önemli Düzenlemeler / Osman Arıoğlu

 Katma Değer Vergisi konusunda bugüne kadar yayınlanmış 123 genel tebliği yürürlükten kaldırarak tek bir tebliğ haline getiren Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği, 26 Nisan 2014 tarihli Resmi Gazete’de yayınlandı. Tebliğ, 1 Mayıs’tan itibaren yürürlüğe giriyor. Bu tebliğ ile sadece bugüne kadar yayınlanan tebliğlerin tek tebliğde toplanması değil, özellikle KDV iadesi ve indirimli teminat uygulaması gibi birçok konuya ilişkin önemli düzenlemeler yapıldı.
Tebliğe ilişkin ön çalışmalar bir yılı aşkın bir zamandır devam ediyordu. Tebliğ taslak halinde uzunca bir süre Gelir İdaresi internet sitesinde kamuoyu görüşüne açılmış durumdaydı.
Tebliğ ile getirilen iki önemli yenilikten bahsedeceğiz.
İndirimli teminat uygulaması
Daha önce sadece imalat veya ihracat yapan mükellefler açısından uygulanan indirimli teminat ile KDV iadesi uygulaması diğer iadelerde de tebliğdeki şartları taşıyan mükellefler bakımından uygulanabilecektir. Bu kapsama giren tüm mükellefler iadelerini yüzde 8’lik teminatla alabilecekler. İndirimli teminat uygulaması dış ticaret sermaye şirketleri (DTŞ) ve sektörel dış ticaret şirketleri (SDŞ) açısından yüzde 4 olarak uygulanmaktadır.
Genel esaslara geçme şartları yeniden düzenlendi
Tebliğle getirilen en önemli düzenleme özellikle yerlerinde bulunamama gibi nedenlerle sahte belge düzenleyicisi veya kullanıcısı olduğu varsayılanlardan mal alanların da sahte belge kullanıcısı durumuna düşmeleri söz konusuydu. Bu durum temel iki nedenle önem arz etmekteydi. Birincisi öteden beri normal ticari faaliyetine devam eden bir mükellef işlerinin iyi gitmemesi vs. nedenlerle işyerini fiiline kapatıyor ama faaliyetine devam edebilme ümidiyle bu durumunu vergi dairesine bildirmiyordu. Bu dönemlerde vergiye ilişkin ödevlerini de yerine getirmiyor, vergi dairesince yapılan yoklamada da yerinde bulunmadığı tespit edildiğinde KOD listesine alınabiliyordu.
İkinci durumda ise öteden beri düzgün çalışan mükellef bir süre sonra gerçekten adresini terk edip sahte fatura düzenleme yolunu seçebiliyordu. Her iki durumda da bunlardan mal almış mükellefler sahte belge kullanıcısı durumuna gelebiliyordu. Böylece de vergi güvenlik önlemi kapsamında uygulanan KOD sistemi ile gerçekte sahte belge kullanımıyla bir alakası olmayan büyük çaplı mükellefler de gerçekten yapmış oldukları alımlar nedeniyle sahte belge kullanıcısı durumuna düşebiliyorlardı. Yapılan tebliğ düzenlemesi ile hem bu durumdaki mükelleflere otomatik olarak KOD sisteminden çıkma imkanı sağlanıyor hem de mükelleflerin yapmış oldukları alımlarının gerçek olduğunu ispat için ödemenin belgelenmesi dışında, taşıma, yükleme, boşaltma, depolama, ambalajlama ve benzeri işlemlerin yapıldığına yönelik belgeler, sigorta belgesi, vergi, resim, harç, pay, fon gibi ödemeler yapılmışsa bu ödemelere ait belgelerle de işlemin gerçekliğini ispat edebilme imkanı netleştiriliyor.
Tebliğle getirilen bu düzenlemeden de ziyade artık sahte belge düzenleyicisi veya kullanıcısı olanlara ilişkin daha sağlıklı ve esaslı kriterler getiriliyor. Böylece inceleme elemanlarının bazen kolaycılığa kaçarak sadece yerinde bulunamama gibi nedenlerle sahte belge düzenleyicisi ve bunlardan alış yapmış olanların da sahte belge kullanıcısı olmalarının önüne geçilmesi amaçlanıyor.
Kısaca, Gelir İdaresi’nde öteden beri devam ettirilmeye çalışılan tebliğlerin tekleştirilmesi uygulaması, mükellef çoğunluğunu ilgilendiren KDV alanında da gerçekleştirilmiş oldu. Temennimiz, uygulamanın da tebliğ amacı ile paralel seyretmesidir.

(Kaynak: İto Gazetesi | 03.05.2014)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.