22/02/2013 Tarihli 2013/11 sayılı Genelge 2014/5 sayılı Genelge ile yeniden revize edilmiştir.
Gerekçe olarak;
Bilindiği üzere, 2/8/2013 tarihli ve 28726 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6495 sayılı “Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin dördüncü fıkrasının (e) bendinde değişiklik yapılmış 657 sayılı Kanununa geçici madde ilave edilmiş, 21/8/2013 tarihli ve 28742 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile 12/5/2010 tarihli ve 27579 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin (SSİY) bazı maddeleri değiştirilmiş, bazı maddeler eklenmiş, bazı maddeler ise yürürlükten kaldırılmıştır.
Bu Genelge ile yeni mevzuat düzenlemesi, güncellenen mevzuat ile 22/2/2013 tarihli ve 2013/11 sayılı Genelgede yapılan değişiklikler yapılmıştır.
Onbir kısımda değişikliklere gidilmesi ile birlikte,ortak hususlarda düzenlemeye yer verilmiştir.
Uygulamacıların bu konuda genelgedeki yeni değişikliklere adapte olmaları gerekecektir.
Önemli gördüklerimizi siz okurlarımızla ALİ TEZEL com sitesi farkı olarak yayınlıyoruz.
**
VERGİDEN MUAF YAZAR YÖNETMEN-BAĞ-KUR’LU OLUR
Senaryo yazarlığı, özgün müzik yapımcılığı, yönetmenlik ve diyalog yazarlığı gibi işleri yapanların sırf vergi kaydının olmaması, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu hükümleri çerçevesinde vergiden muaf olmaları sebebiyle belirtilen işleri vergiden muaf olarak ortaya bir eser koymak suretiyle gider pusulası mukabilinde gerçekleştirenler ile yapımcı arasında hizmet akdinin bulunmaması sebebiyle Kanunun 4 üncü maddesi birinci fıkrası (a) bendi kapsamında sigortalı sayılmayacaklardır.”
**
NOTER VEKİLİ SSK SAYILIR
1512 sayılı Noterlik Kanununun 33 üncü maddesinde noterlik görevinin boşalması ya da yeni noter atanıncaya kadar geçen sürede kimlerin noterliğe vekalet edeceği belirlenmiştir.
2008 yılı Ekim ayından önce noterlikte çalışan kişiler noter adına açılan işyeri dosyası üzerinden hizmet akdine tabi olarak sigortalı sayılmış, yeni noter atanıncaya kadar olan sürede noterlik işlemlerinin görülmesi dışında herhangi bir yetkileri bulunmayan noter vekilleri hakkında hizmet akdine tabi sigortalılara yönelik işlemler uygulanmıştır. Yeni noter atanıncaya kadar noter işyeri dosyasında Türkiye Noterler Birliği adına isim tashihi yapılmış, Türkiye Noterler Birliğinin vergi numarası kullanılmıştır.
Noter vekilleri 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 66 ncı maddesi gereğince serbest meslek erbabı sayılmakla birlikte noterin görevden ayrıldığı sürede geçici süreyle noterlik görevinin vekaleten yürütülmesi işi 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendine tabi sigortalı olmalarını gerektirmemekte olup, bunlar hakkında 2008 yılı Ekim ayından sonra da 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi sigortalılık hükümleri uygulanacaktır.
**
AYNI GÜN İŞYERİ BİLDİRGESİ İLE İŞE GİRİŞ BİLDRİGESİ VERİLME ESASI
İnşaat, balıkçılık ve tarım işyerlerinde işe başlatılacakların sigortalı işe giriş bildirgesinin işverenleri tarafından en geç sigortalıların çalışmaya başladığı gün Kuruma verilmesi gerekmektedir.
6385 sayılı Kanunun 10 uncu maddesi ile 5510 sayılı Kanunun “Kısa Vadeli Sigorta Kolları Prim Tarifesi ve İşkollarının ve İşlerin Tehlike Sınıf ve Derecelerinin Belirlenmesi” başlıklı 83 üncü maddesi ile bu maddeye göre hazırlanan Kısa Vadeli Sigorta Kolları Prim Tarifesi 1/9/2013 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırılmıştır.
21/8/2013 tarihli ve 28742 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan SSİY’nin 28 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yapılan değişiklikle iş kolu kodları belirlenmiş, SSİY’ye işkolu kodları listesi eklenmiştir.
İnşaat, balıkçılık ve tarım işyerlerinde işe başlatılacakların sigortalı işe giriş bildirgesinin süresinde verilip verilmediği hususu iş kolu kodlarına göre belirlenmekte olup, işe giriş bildirgesinin süresinde verilip verilmediğine 1/9/2013 tarihinden önce olduğu gibi işyeri sicil numarasının 2, 3, 4 ve 5 numaralı hanelerinde yer alan iş kolu kodlarına bakılarak işlem yapılmaya devam edilecektir. (41XX, 42XX, 43XX) inşaat işyerleri, (03XX) balıkçılık işyerleri, (01XX) tarım işyerleri, (011X) hayvancılık işyerleri için kullanılacaktır.
**
YAŞLILIK AYLIĞININ KESTİRİLMESİ YENİDEN BAĞLANMASI
(4/a) kapsamında yaşlılık aylığı alıp aynı işyerinde çalışmaya devam edenlerden sigortalılık türünü değiştirenler
5510 sayılı Kanunun 30 uncu maddesinin beşinci fıkrası gereğince 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki hizmetleri ile yaşlılık aylığı bağlanan sigortalılar aylık bağlandıktan sonra çalışmaya başladıkları işyerlerinde işe giriş bildirgesinde tüm sigorta kollarına tabi çalışmayı tercih edebilecekleri gibi, aynı işveren yanında çalışmalarının devam etmesi halinde “Sigortalı Tercih Bildirim Formu” ile sosyal güvenlik destek primine tabi çalışarak aylıklarının yeniden bağlanmasını talep edebilmekte ya da aylıklarını kestirmeyip düzenlenecek işe giriş bildirgesinde sosyal güvenlik destek primini seçebilecekleri gibi aynı işveren yanında çalışmalarının devam etmesi halinde Sigortalı Tercih Bildirim Formu ile aylıklarını kestirip tüm sigorta kollarına tabi olmayı tercih edebilmektedir.
21/8/2013 tarihli ve 28742 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan SSİY’nin 58 inci maddesinin beşinci fıkrasında yapılan değişiklikle yaşlılık aylığı almakta olup, işyeri değişmeksizin sigortalılık niteliğini, dolayısıyla prim ödeme şeklini değiştiren sigortalılardan sigorta kolu tercih bildirimi alınmayacaktır. İşverenlerce düzenlenen işe giriş bildirgesinde belirtilen sigortalılık türüne göre işlem yapılacaktır. Aynı işveren yanında çalışması devam eden bu sigortalılar için sigortalılık statüsünün değişikliği nedeniyle düzenlenen işe giriş bildirgesinin geç verilmesi nedeniyle idari para cezası uygulanmayacaktır.
**
SİGORTALILIK TESPİTİ
5510 sayılı Kanunda hizmet akdi 6098 sayılı Borçlar Kanunundaki hizmet akdi ve iş mevzuatındaki iş sözleşmesi olarak tanımlanmıştır.
6098 sayılı Kanunda hizmet sözleşmesi işçinin işverene bağımlı olarak belirli veya belirli olmayan süreyle iş görmeyi ve işverenin de ona zamana veya yapılan işe göre ücret ödemeyi üstlendiği sözleşme olarak tanımlanmakta, kişinin, durumun gereklerine göre ancak bir kimsenin ücret karşılığında yapılabilecek bir işi belli bir zaman için görmesi ve bu işin de işveren tarafından kabul edilmesi halinde hizmet sözleşmesi kurulmuş sayılmaktadır. Bir başka anlatımla işçi ve işverenin karşılıklı olarak bu işi yaptıklarını kabul etmeleri gerekmektedir.
4857 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde ise iş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafında (işveren) ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşme olarak tanımlanmış olup, hizmet akdinin unsurlarında iş, ücret, bağımlılık ve zaman unsurları bulunmaktadır.
Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından incelemelerde işyerinin sahte işyeri olduğu durumlar haricinde, sahte sigortalılık bildirimi şüphesi bulunan sigortalı ile işveren, işveren vekili, muhasebeci veya diğer aracılık edenler arasında illiyet bağının kurulması, karşılıklı maddi ya da diğer yollarla sağlanan çıkar ilişkisinin ortaya çıkarılması gerekmektedir. Bir başka anlatımla sadece bordro tanıkları ve civar araştırması yapmak suretiyle hizmet akdinin olmadığı kanaatine varılmaması, 29/1/2013 tarihli ve 2013/5 sayılı Genelgenin “4.12.1. Sahte Sigortalılık İncelemelerinde Dikkat Edilecek Hususlar” ve “4.12.2. Sahte Sigortalılık İncelemelerinde Uyulması Gereken Hususlar” başlıklı bölümde belirtilen diğer incelemelerin de yapılması, rapor okuma komisyonunca denetimde bu hususlara yer verilip verilmediğine dikkat edilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan, sigortalı işe giriş bildirgesinin gerçek dışı bildirim olup olmadığı hususunda Kurumca zamanında yeterli araştırma yapılmadan 506 sayılı Kanun kapsamında tescil edilip isteğe bağlı sigorta ve 2925 sayılı Kanuna tabi sigortaya devam ettirilen ve primleri uzun bir süre tahsil edilen sigortalıların, sigortalılık tesciline ilişkin çalışmalarının fiili olup olmadığı konusunda herhangi bir denetim yapılması istenmeyecektir
**
MEB BAĞLI MESLEK LİSELERİ VE ÇIRAKLIK EĞİTİM MERKEZLERİ 10/2008 VE 31/12/2010 İŞE GİRİŞ BİLDİRGESİNDEN İPC YOK
Devredilen Sosyal Sigortalar Kurumu Yönetim Kurulunun 19/8/1988 tarihli ve VIII/2536 sayılı Kararı gereğince Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda aday çırak, çırak ve işletmelerde beceri eğitimi gören öğrenciler hakkında SSİY’nin işyeri bildirgesinin verilmesi halinin düzenlendiği 27 nci, sigortalı işe giriş bildirgesi verilmesi halinin düzenlendiği 28 inci ve prim belgelerinin (aylık sigorta primleri bildirgesi, dört aylık sigorta primleri bordrosu, sosyal güvenlik destek primi bordrosu, aylık prim ve hizmet belgesi) verilmesi halinin düzenlendiği maddelerinin uygulanmamasına ve verilen idari para cezalarının terkin edilmesine karar verildiğinden, Devredilen SSK Prim Tahsilat Daire Başkanlığının 15/9/1988 tarihli ve 16-8. Ek Genelgesi gereğince 3308 sayılı Kanun kapsamında aday çırak, çırak ve işletmelerde beceri eğitimi gören öğrencileri çalıştıran işyerlerine bu bildirimlerin geç yapılması nedeniyle idari para cezası uygulanmamıştır. Devredilen sosyal güvenlik kurumlarının yönetim kurulu kararları Sosyal Güvenlik Kurumu Yönetim Kurulunun 3/12/2010 tarihli ve 2010/46 sayılı Kararı gereğince incelenerek devamı uygun görülmeyen kararlar yürürlükten kaldırıldığından 5510 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine tabi 3308 sayılı Kanunda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrencilerin işe giriş bildirgesinin geç verilmesinden dolayı 2008 yılı Ekim ayı ile 3/12/2010 tarihleri arasında idari para cezası uygulanmayacaktır
**
YAŞ DÜZELTMESİNE DÜZENLEME
Kanunun 57 nci maddesi gereğince uzun ve kısa vadeli sigortalar ile genel sağlık sigortasından yararlanmada sigortaların yararlanmaya başlamadan önceki yaş düzeltmeleri kabul edilmekte, sigortalılıkları başlatılanların sigortalılık başlangıç tarihinden sonra yaptıkları yaş düzeltmeleri ise dikkate alınmamaktadır. Bu durumda yaş düzeltmelerine ilişkin mahkeme kararlarına istinaden tescil kütüklerinin tashihli yaşla ilgili bölümleri düzeltilecek ancak, uzun ve kısa vadeli sigortalar ile genel sağlık sigortasına tabi olunduktan sonra yapılan düzeltmelerde sigortalılık hak ve mükellefiyetinin düzeltilmeden önceki yaşa göre belirleneceği sigortalılara bildirilecektir.
**
İŞE İADE DAVASI İLE İLGİLİ İNCE AYARLAR
İşe iade davası sonunda işe başlatılmayan sigortalıların işten ayrılış bildirgesinin verilme süresi
4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesinde, işverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verilmesi halinde, işverenin, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorunda olduğu, işçinin başvurusu üzerine bir ay içinde işe başlatılmaması halinde işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olduğu, kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının ödeneceği, işçinin kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorunda olduğu, bu süre içinde başvuruda bulunmaz ise işverence yapılmış olan feshin geçerli bir fesih sayılacağı ve işverenin sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olacağı hükmü bulunmaktadır.
21/8/2013 tarihli ve 28742 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan SSİY’nin 25 inci maddesine eklenen yedinci fıkra ile açmış olduğu dava sonucunda işe iade davasını kazanan sigortalıların işverence işe başlatılmaması halinde işverenlerce işten ayrılış bildirgesinin verilme süresi düzenlenmiş olup, işverenlerin sigortalı personelin işe başlamak için işverene yaptığı başvurusuna ilişkin tebligatın alındığı tarihin içinde bulunduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar işten ayrılış bildirgelerini vermeleri halinde bildirge yasal süresi içinde verilmiş sayılacağından işverenlere işten ayrılış bildirgesinin geç verilmesi nedeniyle idari para cezası uygulanmayacaktır.
**
KAHYA VE DEĞNEKÇİLERE EK/6 KIYAĞI
Kanunun ek 6 ncı maddesinde ticari taksi, dolmuş ve benzeri nitelikteki şehir içi toplu taşıma araçlarında kısmi süreli çalışanlar sigortalı sayılmakta olup, şehir içi toplu taşıma araçlarının (taksi, dolmuş, otobüs) geliş ve gidiş saatlerini kaydeden, bekleyen yolcuların sıra düzenini sağlayan ve bu araçlara binme işini organize eden kişiler (değnekçi, kahya, simsar, çığırtkan v.b. isimlerle adlandırılan) ücretlerini günlük ya da haftalık olarak dolmuş hattındaki şoförlerden almakta olduklarından bunların ek 6 ncı maddeye tabi sigortalılık talepleri kabul edilecektir.
28/8/2007 tarihli ve 26627 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Okul Servis Araçları Hizmet Yönetmeliği gereğince, zorunlu eğitim kapsamındaki okul öncesi ve diğer öğrenci taşıma hizmetlerini düzenli ve güvenli hale getirmek amacıyla taşıma yapacak gerçek ve tüzel kişilerin yeterlilik ve çalışma şartlarını belirlenmiş olup bu araçlarda okul öncesi çocukları ve/veya ilköğretim öğrencilerini taşıyan okul servis araçlarında, araç içi düzenini sağlayan, öğrencilerin araca iniş ve binişlerinde yardımcı olan rehber personel bulundurulması yükümlülüğü bulunmaktadır. Kısmi süreli olarak çalışan bu kişiler müracaatları halinde ek 6 ncı madde kapsamında sigortalı olabileceklerdir
Şehir içi toplu taşıma araçlarının (taksi, dolmuş, otobüs) geliş ve gidiş saatlerini kaydeden, bekleyen yolcuların sıra düzenini sağlayan ve bu araçlara binme işini yönlendiren kişilerin Kanunun ek 6 ncı maddesine göre sigortalılıklarının sağlanmasına yönelik müracaatlarında, ücret aldığı araç sürücüsü ile zabıtanın onayı yeterli olacaktır. Okul öncesi çocukları ve/veya ilköğretim öğrencilerini taşıyan okul servis araçlarında rehber personel olarak çalışanların ek 6 ncı madde kapsamında yapılacak müracaatlarında 28/8/2007 tarihli ve 26627 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Okul Servis Araçları Hizmet Yönetmeliğinde öğrencilerin bir ücret karşılığı taşımasını üstlenen gerçek veya tüzel kişi olarak tanımlanan taşımacı onayı ile taşımacılık özel izin belgesini onaylayan belediye onayı aranacaktır.
**
ŞİRKET ORTAKLIĞINDA SİGORTA SONLANDIRILMASI
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun geçici 7 nci maddesine istinaden şirket ortaklarının sigortalılıklarının sonlandırılması
6102 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce veya yürürlük tarihinden itibaren iki yıl içinde münfesih şirketin münfesih veya tasfiyeye girmesi sonucu, tasfiye veya münfesih durumu sonuçlanmadan, 6102 sayılı Kanunun geçici 7 nci maddesine istinaden kayıtlarının resen silinmesi durumunda, şirket ortaklarının sigortalılıkları Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtları esas alınmak suretiyle sonlandırılması gerekmektedir.
Kanunun geçici 22 maddesine istinaden sigortalılıkları devam ettirilen anonim şirketlerin kurucu ortaklarının Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalışmaya başlamaları halinde (4/a) kapsamında sigortalılığın başladığı tarihten bir gün önce (4/b) kapsamındaki sigortalılık sona erdirilecektir. (4/a) kapsamındaki sigortalılığının sona ermesi halinde ise (4/b) kapsamındaki sigortalılık yeniden başlatılmayacaktır
**
ADAY POLİSLERİ SGK İLGİLENDİRİYOR
2/8/2013 tarihli ve 28726 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6495 sayılı “Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un 39 uncu maddesi ile Kanunun 4 üncü maddesinin dördüncü fıkrasının (e) bendinde yapılan değişiklik uyarınca polis nasbedilmek üzere Polis Meslek Eğitim Merkezlerinde polislik eğitimine tabi tutulan adaylar 6495 sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 2/8/2013 tarihinden itibaren Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca sigortalı sayılacak olup, bunlardan Polis Meslek Eğitim Merkezlerindeki eğitimlerini tamamlamadan ayrılanlar ile eğitimlerini tamamlamalarına rağmen görevlerine başlamadan ayrılanların Eğitim Merkezlerinde geçen eğitim süreleri sigortalılıklarından sayılmayacaktır.
**
YABANCILARIN ÇALIŞMA İZNİ
4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun gereğince, Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde (EK-20) aksi öngörülmedikçe, yabancıların Türkiye’de bir işveren yanında veya kendi nam ve hesabına çalışmaya başlamadan önce izin almaları gerekmektedir. Yabancı uyruklulara çalışma izinleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü tarafından verilmekte ancak, Başbakanlık, Milli Savunma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı Serbest Bölgeler Yurtdışı Yatırım ve Hizmetler Genel Müdürlüğü ve Yüksek Öğretim Kurulunca da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğüne bilgi verilmek koşuluyla ilgili kanunlarda belirtilen işlerde çalışacak kişilere çalışma izni verilebilmektedir.
4817 sayılı Kanunun 12 nci maddesine göre, Türkiye dışında ikamet eden yabancıların, çalışma izni başvurularını bulundukları ülkelerdeki Türkiye Cumhuriyeti temsilciliklerine yapacakları, temsilciliklerin bu başvuruları doğrudan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına ileteceği, Bakanlığın ilgili mercilerin görüşlerini alarak durumu uygun görülen yabancılara çalışma izni vereceği, Türkiye dışında ikamet eden yabancıların çalışma izinleri çalışma vizesi ve ikamet izninin alınması halinde geçerlilik kazandığı, çalışma izin belgesini alan yabancıların, bu belgeyi aldıkları tarihten itibaren en geç doksan gün içinde ülkeye giriş vizesi talebinde bulunmaları, ülkeye giriş yaptıkları tarihten itibaren en geç otuz gün içinde İçişleri Bakanlığına ikamet tezkeresi almak için başvurmaları zorunlu olduğu, Türkiye’de geçerli ikamet izni olan yabancılar veya bunların işverenleri başvurularını Bakanlığa yurt içinden de yapabileceği, çalışma başvurusunun usulüne uygun olarak yapılması halinde, belgelerin tam ve eksiksiz olması kaydıyla Bakanlık tarafından en geç otuz gün içinde sonuçlandırılacağı hüküm altına alınmıştır.
5683 sayılı Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinde ise çalışmak amacıyla Türkiye’ye gelen yabancıların geldikleri tarihten itibaren bir ay içinde ve her halde çalışmaya başlamadan evvel ikamet tezkeresi almış olmaları gerekmektedir.
İkamet izni için Türkiye’ye geliş tarihinden itibaren bir ay içinde başvurulması gerekmekte ise de uygulamada çalışma izni alındıktan sonra ikamet izni almak için başvurulduğundan çalışma izni alındıktan sonra İl Emniyet Müdürlükleri yabancılar şubelerince 15 gün içinde ikamet izni alınabilmektedir.
11/4/2013 tarihli ve 28615 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 11/4/2014 tarihinde yürürlüğe girecek olan 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunun 27 nci maddesi ile geçerli çalışma izni ve 4817 sayılı Kanunun 10 uncu maddesine istinaden verilen çalışma izni muafiyet belgesi ikamet izni sayılacak olup 11/4/2014 tarihten itibaren Ülkemize çalışmak için gelen yabancılardan çalışma izni alanlardan ayrıca ikamet tezkeresi istenmeyecektir.
Yabancı uyruklu çalışanların işe başlama tarihinin tespiti
Yabancı uyruklu kişilerden çalışma izin belgelerini alanların belgeyi teslim aldıkları tarihten itibaren en geç 30 gün içinde çalışma meşruhatlı ikamet tezkeresi almak için İl Emniyet Müdürlüklerine başvuruda bulunmaları zorunlu olduğundan, İl Emniyet Müdürlüklerince de ikamet izni 15 günlük süre içinde verildiğinden (1 ay içinde teslim alınmayan ikamet tezkereleri başlangıç tarihi ile iptal edilmektedir); işverenlerin,
- Çalışma izin belgesindeki izin başlangıç tarihinden itibaren 45 gün içinde,
- Çalışma izin belgesinin işverene tebliğ tarihi ile çalışma izin tarihinin farklı olması halinde çalışma izin belgesinin işverene tebliğ tarihinden itibaren 45 günlük süre içinde,
sigortalı işe giriş bildirgesinin düzenlenerek Kuruma vermeleri halinde bildirge yasal sürede verilmiş sayılacaktır.
45 günlük sürenin hesaplanmasında çalışma izin belgesi verilmesi gereken 30 günlük sürenin son gününün resmi tatile gelmesi halinde ikamet izni için 15 günlük müracaat süresi resmi tatilin sona erdiği tarihten itibaren başlatılacaktır.
İşverenlerin işe giriş bildirgesini 45 günlük süre içerisinde vermeleri halinde işe giriş tarihinin çalışma izin tarihi ile aynı tarih olması şartı aranmayacaktır.
Sigortalı işe giriş bildirgesinin verilmesi gereken 45 günlük süre içinde sigortalının işe başlamadığının işveren tarafından her zaman düzenlenebilir nitelikte olmayan belgelerle (sigortalının yurtdışında bulunması, hastanede yatması, tutuklanması, işin belirlenen tarihte başlamaması, vb.) Kuruma bildirilmesi halinde işverenin talebi değerlendirilerek sonucuna göre işlem yapılacaktır.
İşverenlerce 45 günlük sürenin bittiği tarihten sonra sigortalı işe giriş bildirgesinin verilmesi halinde Kanunun 102 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendi kapsamında idari para cezası uygulanacaktır.
İşyeri bildirgesinin işe giriş bildirgesinin verilmesi gereken 45 günlük süre içinde Kuruma verilmesi halinde işyeri bildirgesi, aylık prim ve hizmet belgesi verilmesi süresinin geçmiş olması halinde ise aylık prim ve hizmet belgesinin kağıt ortamında düzenlenerek Kuruma verilmesi durumunda bu belgelerin geç verilmesi nedeniyle de idari para cezası uygulanmayacaktır.
Yabancı uyruklu sigortalı çalıştıran işyerinin Kanun kapsamına yeni alınan işyeri olması halinde işyeri tescili için işe giriş bildirgesi verilmesi gereken 45 günlük süre esas alınarak işlem yapılacak, işe giriş bildirgesinde ise yeni işyerleri için 45 günlük süre ve bir aylık süre birlikte değerlendirilerek idari para cezası uygulanıp uygulanmayacağına karar verilecektir.
Bu Genelgenin yayımı tarihinden önce yabancı uyruklu sigortalı çalıştıran işverenlerin müracaatları halinde bu Genelge hükümleri doğrultusunda işlem yapılacaktır.
6458 sayılı Kanun 11/4/2014 tarihinde yürürlüğe gireceğinden bu tarihten sonra 4817 sayılı Kanuna göre çalışma izni aynı zamanda ikamet izni olarak da değerlendirilecektir. Bu nedenle, işverenlerin;
- Çalışma izin belgesindeki izin başlangıç tarihinden itibaren 30 gün içinde,
- Çalışma izin belgesinin işverene gönderildiği tarih/tebliğ tarihi ile çalışma izin tarihinin farklı olması halinde çalışma izin belgesinin işverene gönderildiği tarihten/tebliğ tarihinden itibaren 30 günlük süre içinde,
sigortalı işe giriş bildirgesi düzenleyerek Kuruma vermeleri halinde bildirge yasal sürede verilmiş sayılacaktır. İşyeri bildirgesi ile aylık prim ve hizmet belgesi hakkında da aynı şekilde işlem yapılacaktır.
Çalışma Genel Müdürlüğü tarafından, çalışma izin belgeleri ile diğer bakanlıklar veya kurumlar tarafından verilen ve Çalışma Genel Müdürlüğüne gönderilen izin belgelerinin birer örneği ilgili SGİM/SGM’lere intikal ettirilecek, çalışma izinleri ilgili mevzuat çerçevesinde yabancının mesleği ve ödenecek ücret, işyeri, çalışacağı adres gibi kriterler değerlendirilerek verildiğinden ve verilen çalışma izni kısmi süreli ise bu durum da belgede belirtildiğinden, bunların izin belgesinde belirtilen işyeri ve işveren tarafından yine belgede belirtilen ücret tutarından az olmamak üzere kısmi süreli çalışma olup olmadığı hususu da göz önünde bulundurularak Kurumumuza bildirimlerinin yapılması sağlanacaktır.
Bakanlıkça çalışma izinlerinin uzatılması işlemleri yapılırken yabancının sosyal güvenlik ile ilgili yükümlülüklerinin yerine getirilip getirilmediği kontrol edildiğinden, izin belgesinde kayıtlı prime esas kazanca göre sigortalıların çalışmalarını noksansız olarak bildirmeleri hususunda işverenlerin, Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında bağımsız çalışanların ise primlerini noksansız olarak ödemeleri konusunda uyarılmaları gerekmektedir.
Yabancıların çalışma izinlerinin takibi “Kayıtdışı İsdihdamla Mücadele Daire Başkanlığı Uygulamaları” programı içinde yer alan “Diğer Kurumlar-Yabancı Çalışan Sorgu” menüsü aracılığıyla yapılacaktır.
İşverenler tarafından 4817 sayılı Kanun gereğince çalışma izni alınmadan çalıştırılarak Kuruma bildirimi yapılan sigortalılar ile kontrol ve denetim elemanlarınca çalışma izni olmadan çalıştırıldığı tespit edilen yabancı uyruklu kişilerin Kurumumuzca tescili yapılacaktır. Daha sonra sigortalının geçici görevli olarak gelip gelmediği ile çalışma izninden muaf olup olmadığı hususu araştırılarak sonucunun Kurumumuza bildirilmesi için tescili yapan SGİM/SGM’lerce Çalışma Genel Müdürlüğüne, bunlardan yabancı kimlik numarası bulunmayanlar ise yabancı kimlik numarası alınmak üzere ayrıca nüfus idarelerine bildirilecektir.
**
Sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkede kurulu bir kuruluş tarafından o kuruluş adına geçici olarak çalışmaya gönderilenler
2/3/2011 tarihli ve 27862 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan SSİY ile 12/5/2011 tarihli ve 27579 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan SSİY’nin 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (d) bendine “bir iş için” ibaresinden sonra gelmek üzere “en fazla üç ay süreyle” ibaresi eklenmiştir.
Söz konusu değişiklikle, sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkelerde sigortalı ya da emekli olup, ülkemize üç aydan fazla bir süre ile çalışmak için geçici görevli olarak yabancı ülkede kurulu şirket tarafından gönderilenler çalışmaya başladıkları tarihin üçüncü ayın sonundan itibaren sigortalı sayılmışlardır. Bu uygulama ile 2/3/2011 tarihinden önce geldiği ülkede sigortalı sayılması nedeniyle Ülkemizde sigortalı sayılmayıp bu tarihten sonra çalışmaya devam edenler 2/6/2011 tarihinden itibaren, 2/3/2011 tarihinden sonra Ülkemize çalışmak için gelenler ise çalışmaya başladıkları tarihin üçüncü ayından itibaren 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılmışlardır.
21/8/2013 tarihli ve 28742 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan SSİY’nin 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde yapılan değişiklikle, 21/8/2013 tarihinden itibaren sosyal güvenlik sözleşme hükümleri saklı kalmak kaydıyla yabancı bir ülkede kurulu herhangi bir kuruluş tarafından ve o kuruluş adına ve hesabına Ülkemize bir iş için gönderilenlerin yurtdışında sigortalı olduklarını kanıtlayıcı belgelerle sunmaları halinde sigortalı sayılmaması hükmü getirilmiştir.
SSİY değişikliği nedeniyle; 21/8/2013 tarihinden itibaren sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkelerde o ülkenin sosyal güvenlik sistemine tabi çalıştığını ya da kendi çalışmalarından dolayı aylık aldığını belgeleyip Ülkemize geçici görevle çalışmaya gelenler ile 21/8/2013 tarihinden önce bu kapsamda olup, sigortalı sayılmış olanlar 21/8/2013 tarihi itibariyle 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi sigortalı sayılmayacaklardır. Sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkelerde sosyal güvenlik sistemine tabi çalıştığını ya da kendi çalışmalarından dolayı aylık aldığının belgelendirilmesinde bu belgenin yabancı uyruklunun kendi ülkesinin sosyal güvenlik kurumundan alınmış olması ve Ülkemizde bulunan temsilciliğinden (elçilik, konsolosluk, ataşelik vb) onaylanmış olması gerekmektedir.
Ülkemize geçici görevli olarak gelenlerden geldiği ülkede sigortalı olduğunu belgeleyenler 21/8/2013 tarihinden itibaren sigortalı sayılmayacağından işverenlerden bu tarihten sonra aylık prim ve hizmet belgesi alınmayacaktır. 21/8/2013 tarihinden sonra sigortalı sayılmadıkları için çalıştırılmayacak yabancı uyruklular için işverence düzenlenecek işten ayrılış bildirgeleri nedeniyle idari para cezası uygulanmayacak, işten ayrılış bildirgelerinin e-sigorta yoluyla verilmesi istenmeyecek, kağıt ortamında verilmesi yeterli sayılacaktır.
4817 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi gereğince Ülkemizde çalışmaya başlayacak yabancıların çalışmaya başlamadan önce çalışma izni almaları gerekmekte olup, 5510 sayılı Kanuna göre sigortalılığı iptal edileceklerden çalışma izni bulunmayanların durumu Çalışma Genel Müdürlüğüne bildirilecektir.
(Kaynak: Alitezel.com | 07.03.2014)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.