Mali camiada, özellikle muhasebeci, mali müşavir ve yeminli mali müşavirler gibi meslek mensupları arasında, adli tatilden de esinlenilerek öteden beri hep konuşulan "mali tatil" geçtiğimiz mart ayında yayımlanan bir kanun ile uygulamaya girdi. Anılan kanun hükümleri uyarınca, ilk mali tatil 3 Temmuz 2007 tarihinde başlıyor.
Bundan böyle, mali tatil, her yıl temmuz ayının birinci gününden (haziran ayının son gününün resmi tatil olması halinde ise temmuz ayının ilk işgününü takip eden günden) başlayarak aynı ayın yirminci günü sona erecektir.
Mali tatilin ilk defa uygulanacağı 2007 yılında, 30 Haziran 2007 günü resmi tatil olan cumartesiye rastladığından ve temmuz ayının ilk işgünü de 2 Temmuz 2007 olduğundan; 2007 yılında mali tatil, 3 Temmuz 2007 tarihinde başlayacak ve 20 Temmuz 2007 tarihine kadar (bu tarih dahil) devam edecektir.
Peki mali tatil ne anlama geliyor? Mali tatil boyunca beyanname verilmeyecek, vergiler ödenmeyecek mi? İncelemeler yapılmayacak mı? Meslek mensupları ya da mükellefler bu süre boyunca hangi sorumluluklarını erteleyebilecekler?
I- Mali tatil nedeniyle uzayan süreler
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (2) numaralı fıkrasına göre, son günü mali tatile rastlayan aşağıda belirtilen süreler, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılacaktır.
1. Beyana dayalı tarhiyatta, kanuni süresinde verilmesi gereken beyannamelerin verilme süreleri:
Beyanname verme süresinin son günü mali tatil süresi içerisinde kalan (banka ve sigorta muameleleri vergisi, özel iletişim vergisi, şans oyunları vergisi gibi) vergi, resim ve harçlara ilişkin beyannamelerin verilme süreleri, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzayacaktır.
2007 yılı için, mali tatil 3 Temmuz 2007 tarihinde başlayıp 20 Temmuz 2007 tarihinde sona ereceğinden, söz konusu beyannamelerin verilme sürelerinin son günü 27 Temmuz 2007 tarihi olacaktır.
Diğer taraftan, mükelleflerin mali tatil süresinin sonunu beklemeden beyannamelerini vermeleri de mümkündür.
2. İkmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyatta, vadesi mali tatile rastlayan vergi, resim ve harçlar ile vergi cezaları ve gecikme faizlerinin ödeme süresi:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 112'inci maddesine göre ikmalen, re'sen veya idarece tarh olunan vergiler taksit zamanlarından evvel tahakkuk etmişse taksit süreleri içinde; taksit süreleri kısmen veya tamamen geçtikten sonra tahakkuk etmişse; geçmiş taksitler, tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir.
İkmalen, re'sen veya idarece yapılan ve yargı organlarına intikal etmiş olan tarhiyatlarda ise yargı organlarınca tasdik veya tadilen tasdik edilen tutarların ödeme süresi, "Vergi Mahkemesi/Bölge İdare Mahkemesi/Danıştay Kararına Göre Vergi/Ceza İhbarnamesi (Bildirim)"nin mükellefe tebliğ tarihinden itibaren bir aydır.
İkmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyata ilişkin olup vadesi mali tatile rastlayan vergi, resim ve harçlar ile vergi cezaları ve gecikme faizlerinin ödeme süresi, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılacaktır.
Örneğin; mükellef, adına yapılmış olan re'sen tarhiyata karşı uzlaşma talep etmiş, uzlaşma günü olarak belirlenen 18 Haziran 2007 tarihinde yapılan görüşme sonucunda da uzlaşma vaki olmuşsa, uzlaşmaya ilişkin tutanağa göre tahakkuk eden tutarların vadesi 18 Temmuz 2007 tarihi olup, bu tarih mali tatile rastlamaktadır. Mali tatil, 2007 yılı için 20 Temmuz 2007 tarihinde sona ereceğinden, uzlaşma yoluyla kesinleşmiş olan tutarların ödeme süresi 20 Temmuz tarihini takip eden günden itibaren yedi gün uzayacak ve 27 Temmuz 2007 tarihi mesai saati bitiminde sona erecektir.
3. Tarh edilen vergilere ve/veya kesilen cezalara karşı uzlaşma talep etme veya cezada indirim hükümlerinden yararlanmak amacıyla yapılacak başvurulara ilişkin süreler:
İkmalen, re'sen veya idarece yapılmış olan tarhiyatlara karşı mükelleflerin uzlaşma talep etme veya cezada indirim talebinde bulunma süresi, vergi/ceza ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 30 gündür. Başvuru süresinin son gününün mali tatile rastlaması halinde söz konusu süre, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılacaktır.
Dileyen mükelleflerin, adlarına tarh edilen vergi ve kesilen cezalara karşı mali tatil süresi içinde de uzlaşma veya cezada indirim talebinde bulunabilmesi mümkündür.
Örneğin, 5 Haziran 2007 tarihinde tebliğ edilmiş olan ikmalen tarhiyata ilişkin vergi/ceza ihbarnamesi üzerine, uzlaşma talep etme veya Vergi Usul Kanunu'nun 376'ıncı maddesine göre, cezada indirim talebinde bulunma süresi 5 Temmuz 2007 tarihinde sona erecek olup, bu tarih mali tatile rastlamaktadır. Yukarıda yer alan açıklamalara göre, anılan haklardan yararlanma süresi, mali tatilin sona erdiği 20 Temmuz 2007 tarihini takip eden günden itibaren yedi gün uzayacak ve 27 Temmuz 2007 tarihinde (bu tarih dahil) sona erecektir.
Öte yandan, gerek tarhiyat öncesi gerekse de tarhiyat sonrası uzlaşmayla ilgili olarak, mükelleflerin bu yönde bir talebi olmadığı müddetçe, mali tatil süresi içinde uzlaşma günü verilemeyecektir.
4. Devamlı bilgi verme hükümleri kapsamında verilmesi gereken bilgilerin verilmesine ilişkin süreler:
Kamu idare ve müesseseleri (Kamu hizmeti ifa eden kurum ve kuruluşlar dahil) ile gerçek ve tüzel kişilerden Maliye Bakanlığı'nca yapılan düzenlemeler çerçevesinde veya re'sen, vergilendirmeye ilişkin olaylarla ilgili olarak Maliye Bakanlığı'nca veya vergi dairesince devamlı bilgi verme çerçevesinde istenecek bilgilerin verilmesine ilişkin sürenin son gününün mali tatile rastlaması halinde anılan süre, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılacaktır.
II- Mali tatil nedeniyle işlemeyen süreler
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (3) numaralı fıkrasında, "Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirli sürelerde yapılması gereken muhasebe kayıt süreleri, bildirim süreleri ve vergiyle ilgili işlemlere ilişkin dava açma süreleri mali tatil süresince işlemez. Belirtilen süreler mali tatilin bitiminden itibaren tekrar işlemeye başlar" hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm uyarınca aşağıdaki süreler mali tatil boyunca işlemeyecek, mali tatilin bitiminden itibaren ise süreler tekrar işlemeye başlayacaktır.
Mali tatil fatura, sevk irsaliyesi, fatura yerine geçen belgeler, perakende satış fişleri, gider pusulaları, serbest meslek makbuzları gibi belgelerin düzenlenme sürelerinde bir değişiklik yapmamaktadır. Dolayısıyla mali tatil süresi içinde de bu belgeler düzenlenmeye devam edilecektir.
1. Muhasebe kayıt süreleri:
Vergi Usul Kanunu'nun 219'uncu maddesinde muamelelerin defterlere kayıt zamanı belirlenmiş bulunmaktadır.
Söz konusu maddeye göre muamelelerin, defterlere işin hacmine ve icabına uygun olarak muhasebenin intizam ve açıklığını bozmayacak bir zaman zarfında kaydedilmesi gerekmekte olup, bu gibi kayıtların on günden fazla geciktirilmesi uygun değildir.
Muamelelerin muhasebe fişlerine kaydedilmesi ve defterlere kayıtların bu fişler üzerinden yapılması halinde ise muamelelerin fişlere kaydedilmesi, defterlere kaydedilmesi hükmündedir. Bu durumda, muhasebe fişlerinde yer alan muamelelerin esas defterlere en geç 45 gün içinde işlenmesi gerekmektedir.
Söz konusu kayıt sürelerinin mali tatile rastlaması halinde ise süre, mali tatil süresince işlemeyecektir.
Örneğin; mükellefin, 5 Temmuz 2007 tarihinde yaptığı satışa ilişkin olarak düzenlediği aynı tarihli faturasını defterlerine kaydetme süresi (muamelelerin muhasebe fişi kullanılmadan doğrudan defterlere kaydedildiği durumda), söz konusu faturanın düzenlenme tarihinden itibaren 10 gün olup, bu süre 15 Temmuz 2007 tarihinde sona erecektir. Ancak, söz konusu sürenin mali tatile rastlayan 10 günlük kısmı işlememiş sayılacağından, defterlere kaydetme süresi 30 Temmuz 2007 tarihinde (bu tarih dahil) sona erecektir.
Keza, muamelelerini muhasebe fişi kullanarak defterlerine kaydeden mükellefin, 6 Temmuz 2007 tarihinde satın aldığı ürünlere ilişkin aynı tarihli alış faturasını muhasebe fişine kaydetme süresi, söz konusu faturanın düzenlenme tarihinden itibaren 10 gün olup, bu süre 16 Temmuz 2007 tarihinde sona erecektir. Ancak, söz konusu süre mali tatile rastladığından, anılan işlemin muhasebe fişine kaydedilme süresinin son günü 30 Temmuz 2007 tarihinde (bu tarih dahil), esas defterlere kaydetmeye ilişkin süre ise 3 Eylül 2007 tarihinde (bu tarih dahil) sona erecektir.
2. Bildirme süreleri:
Bildirmeler, Vergi Usul Kanunu'nun 153 ila 170'inci maddeleri arasında düzenlenmiş ve kanunun 168'inci maddesinde de bildirmelerin hangi süreler içinde yapılacağı belirlenmiştir.
Bildirim sürelerinin mali tatile rastlaması halinde ise süre, mali tatil süresince işlemeyecektir.
3.Dava açma süreleri:
İkmalen, re'sen veya idarece yapılmış olan tarhiyatlara karşı mükelleflerin dava açma süresi, tarhiyata ilişkin vergi/ceza ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 30 gündür.
Dava açma süresinin mali tatile rastlaması halinde süre, mali tatil süresince işlemeyecektir. Mali tatil nedeniyle uzayan dava açma süresinin son gününün 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu uyarınca çalışmaya ara verme süresine rastlaması durumunda ise dava açma süresi, çalışmaya ara vermenin sona erdiği günü izleyen günden itibaren yedi gün uzayacaktır.
Örneğin; yapılan ikmalen tarhiyat sonucu düzenlenen vergi/ceza ihbarnamesinin 18 Haziran 2007 tarihinde mükellefe tebliğ edilmesi durumunda, söz konusu tarhiyata karşı dava açma süresi 18 Temmuz 2007 tarihinde sona erecektir. Ancak, 2007 yılı için mali tatil 3 Temmuz 2007 tarihinde başladığından, söz konusu sürenin mali tatile rastlayan 16 günlük kısmı işlemeyecek ve dava açma süresi mali tatilin sona erdiği tarihten itibaren 16 gün uzamak suretiyle 5 Ağustos 2007 tarihi mesai saati bitiminde sona erecektir. 5 Ağustos 2007 tarihinin de 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu uyarınca çalışmaya ara verme süresine rastlaması nedeniyle dava açma süresi, çalışmaya ara vermenin sona erdiği günü (5 Eylül 2007) izleyen günden itibaren yedi gün uzayacak ve söz konusu sürenin son günü 12 Eylül 2007 tarihi olacaktır.
Yarın:
. Mali tatil süresince defter ve belge ibrazı istenilememesi, vergi incelemesine başlanamaması, bilgi istenememesi, tebligat yapılamaması, bilgi istenememesi, süresi uzayan vergilerin ödenmesi ve bunların istisnaları ile mali tatil kapsamına girmeyen süreler.
III- Mali tatil süresince defter ve belgelerin ibrazının istenilememesi, vergi incelemesine başlayamama
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (4) numaralı fıkrasında, "Mahkeme kararı veya Cumhuriyet Savcılıklarının talebi üzerine ya da Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre yapılan aramalı incelemeler hariç olmak üzere, mali tatil süresince inceleme amacıyla defter ve belgelerin ibrazı talep edilemez, mükellefin işyerinde incelemeye başlanılmaz." hükmüne yer verildiğinden, mali tatil süresince (fıkrada yer alan haller dışında) mükellefin işyerinde incelemeye başlanılmayacak ve inceleme amacıyla defter ve belgelerin bu süre içinde ibrazı istenilmeyecektir.
Mali tatil süresinden önce başlanılmış olan bir incelemeye bu süreden önce ibraz edilen defter-belge üzerinde devam edilebilecek; ancak, bu süre zarfında mükelleften ilave defter, belge ve bilgi talep edilemeyecek, mükellef veya vergi sorumlusu, inceleme sonucunda yapılacak tespitlerin yer aldığı tutanağı imzalamaya davet edilemeyecektir.
Öte yandan, vergi inceleme elemanları tarafından mali tatil süresinden önce yapılan tebligat ile mükelleften defter ve belgelerinin ibrazının talep edilmesi ve söz konusu talebe ilişkin olarak da mükellefe tanınan sürenin son gününün mali tatile rastlamış olması halinde, bu süre mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren 7 gün uzamış sayılacaktır.
IV- Mali tatil süresince bilgi isteme ve tebligat işlemleri
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (5) numaralı fıkrasında, "Tatil süresince, vergi ve ceza ihbarnameleri ile mahsup taleplerine yönelik olanlar hariç, bilgi isteme talepleri mükelleflere, vergi ve ceza sorumlularına bildirilmez. Ancak tatil süresi içinde gerçekleşen tebligat işlemlerinde süre, mali tatilin son gününden itibaren işlemeye başlar." hükmü yer almaktadır.
Söz konusu fıkra hükmüne göre vergi/ceza ihbarnameleri mali tatil süresi içinde mükellefler ile vergi ve ceza sorumlularına bildirilmeyecek; tatil süresi içinde gerçekleşen tebligat işlemlerinde ise süre mali tatil süresince işlemeyecektir.
İkmalen, re'sen veya idarece yapılmış olan tarhiyatlara karşı mükelleflerin kendilerine tanınan yasal haklardan (dava açma, cezada indirim ve uzlaşma talep etme) herhangi birini kullanma süresi bu tarhiyatlara ilişkin vergi/ceza ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 30 gün olup, tebligatın mali tatil süresi içinde yapılması halinde süre, mali tatilin son gününden itibaren işlemeye başlayacaktır.
Örneğin; yapılan re'sen tarhiyat sonucu düzenlenen ve 28 Haziran 2007 tarihinde postaya verilen vergi/ceza ihbarnamesinin, posta idaresince 4 Temmuz 2007 tarihinde mükellefe tebliğ edilmesi üzerine, söz konusu tarhiyata karşı mükellefin kendisine tanınan yasal haklardan (dava açma, cezada indirim ve uzlaşma talep etme) yararlanmak için başvuru süresi 3 Ağustos 2007 tarihinde sona erecektir. Ancak, tebligat işlemi mali tatil süresi içerisinde gerçekleştiğinden anılan süre, mali tatilin son gününden (20 Temmuz 2007) itibaren işlemeye başlayacak ve 19 Ağustos 2007 tarihinde sona erecektir. Bu tarihin resmi tatile rastlamasından dolayı da süre, 20 Ağustos 2007 tarihine kadar (bu tarih dahil) uzayacaktır.
Dava açma süresi yönünden ise, 20 Ağustos 2007 tarihinin İdari Yargılama Usulü Kanunu uyarınca çalışmaya ara verme süresine rastlaması nedeniyle dava açma süresi, çalışmaya ara vermenin sona erdiği günü (5 Eylül 2007) izleyen günden itibaren yedi gün uzayacak ve söz konusu sürenin son günü 12 Eylül 2007 tarihi olacaktır.
Mahsup taleplerine yönelik bilgi isteme talepleri ise mali tatil süresi içerisinde de muhataplarına bildirilebilecek olup, gerek mali tatil süresinden önce gerekse de mali tatil süresi içerisinde gerçekleşen söz konusu bilgi isteme taleplerine ilişkin tebligat işlemlerinde sürenin, mali tatil nedeniyle uzaması söz konusu olmayacaktır.
Örneğin; mükellef, 19 Haziran 2007 tarihinde vergi dairesine verdiği dilekçeyle 2007/04 vergilendirme döneminde istisna uygulanmasından dolayı iadesi gereken katma değer vergisi tutarının diğer vergi borçlarına mahsubunu talep etmişse, bunun üzerine vergi dairesinin 26 Haziran 2007 tarihli ve tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde yerine getirilmesi istenilen söz konusu mahsup talebine ilişkin bilgi isteme yazısı, 4 Temmuz 2007 tarihinde mükellefe tebliğ edilmiştir. Tebligat işlemi mali tatil süresi içinde gerçekleştirilmiş olmasına rağmen, bilgi isteme talebine ilişkin süre mali tatil nedeniyle uzamayacak ve 19 Temmuz 2007 tarihinde sona erecektir.
V- Mali tatilin sona erdiği günü izleyen yedi gün içinde biten kanuni ve idari süreler
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (6) numaralı fıkrasında, "Mali tatilin sona erdiği günü izleyen yedi gün içinde biten bu madde kapsamındaki kanuni ve idari süreler, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedinci günün mesai saati bitiminde sona ermiş sayılır." hükmüne yer verilmiştir.
Söz konusu fıkra hükmüne göre, mali tatilin sona erdiği günü izleyen yedi gün içinde biten kanuni ve idari süreler, tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedinci günün mesai saati bitiminde sona erecektir.
Örneğin; vergi sorumlusunun, Haziran/2007 vergilendirme dönemine ait gelir (stopaj) vergisine ilişkin muhtasar beyannamesini 23 Temmuz 2007 gününün mesai saati sonuna kadar vermesi gerekmekle birlikte, bu tarih mali tatil süresinin sona erdiği günü izleyen yedi gün içinde yer aldığından, söz konusu beyannamenin verilme süresi, 27 Temmuz 2007 tarihine kadar (bu tarih dahil) uzayacaktır.
VI- Beyanname verme süresi mali tatil nedeniyle uzamış olan vergilerde ödeme süresi
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (8) numaralı fıkrasında, "Beyana dayanan ve beyanname verme süresi mali tatil nedeniyle uzamış olan vergilerde ödeme süresi (aynı ay içerisinde kalmak kaydıyla), uzayan beyanname verme süresinin son gününden itibaren üçüncü günün mesai saati bitimine kadar uzamış sayılır." hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre, verilme süresinin son günü mali tatil süresine veya mali tatilin son gününü izleyen yedi güne rastlayan vergilere ilişkin beyannamelerin verilme süresi 2007 yılı için 27 Temmuz'a, bu beyannamelere göre tahakkuk eden vergilerin ödeme süresi de 30 Temmuz'a uzamış sayılacaktır.
Başka bir deyişle; 2007 Yılı Temmuz ayında verilmesi gereken muhtasar beyannameler, katma değer vergisi beyannameleri, damga vergisi beyannameleri 27 Temmuz 2007 günü akşamına kadar verilebilecek, bu beyannamelere göre tahakkuk eden vergiler ise 30 Temmuz 2007 günü mesai saatinin bitimine kadar ödenebilecektir.
VII- Mali tatil kapsamında olmayan süreler
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (7) numaralı fıkrasında, "Gümrük idareleri, il özel idareleri ve belediyeler tarafından tarh ve/veya tahsil edilen vergi, resim ve harçlarla ilgili olarak mali tatil uygulanmaz." hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre, gümrük idareleri, il özel idareleri ve belediyeler tarafından tarh ve/veya tahsil edilen (ithalde alınan katma değer vergisi, emlak vergisi, çevre temizlik vergisi gibi) vergi, resim ve harçlar hakkında mali tatil uygulanmayacaktır.
Ayrıca, kaynak kullanımını destekleme fonu kesintilerine ilişkin olarak verilmesi gereken bildirimlerin verilme ve ödeme süreleri de mali tatil nedeniyle uzamayacaktır.
Diğer taraftan, özel kanunlarında ödeme süreleri tespit edilmemiş amme alacaklarının ödeme sürelerinin, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tayin edilmesi ve tayin edilen sürelerin de mali tatile rastlaması halinde bu alacaklar için belirlenen ödeme sürelerinin, mali tatil nedeniyle uzaması söz konusu olmayacaktır.
VIII- Diğer hususlar
Aşağıda belirtilen sürelerin mali tatil nedeniyle uzaması söz konusu olmayacaktır.
- İcra yoluyla yapılan satışlarda katma değer vergisi uygulamasına yönelik (5) No.lu Katma Değer Vergisi Beyannamesinin verilme ve ödeme süresi,
- 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli (II) sayılı listedeki kayıt ve tescile tabi mallara ait (2A) No.lu Özel Tüketim Vergisi Beyannamesi ile sürekli özel tüketim vergisi mükellefiyeti gerektiren faaliyeti bulunmayan kişi ve kurumların müzayede suretiyle yaptıkları satışlara ait (1), (2B), (3A), (3B), (3C) ve (4) No.lu Özel Tüketim Vergisi Beyannamelerinin verilme ve ödeme süreleri,
- 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 118'inci maddesine göre noterler tarafından tahsil edilen damga vergisi ve harç bedellerinin anılan kanunun 119'uncu maddesi uyarınca ilgili vergi dairesine bildirilmesine ilişkin olarak verilecek beyannameler ile süreksiz yükümlülük şeklinde değerlendirilen ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'na göre verilen (1), (2) ve (4) No.lu Beyannamelerin verilme ve ödeme süreleri,
- Kanuni süresinden sonra kendiliğinden veya pişmanlık talepli olarak verilen beyannamelerin ödeme süresi.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 28.06.2007)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.