İzmir’in Ödemiş İlçesinde İnşaat ustası ve taşeronu bir babanın ev hanımı olan annenin üçüncü erkek çocuğu olarak dünyaya geliyor.
Anne ve babanın diplomaları olmadığı gibi sosyal güvencesi yok, ama çocuklarına aktardıkları müthiş bir okuma isteği ve sağladıkları destekleri var.
Bu çocuk ortaokuldan itibaren devlet parasız yatılı okullarını sınavla kazanıyor ve zor şartlarda okuyor.
Sağlık Teknisyeni, iki Yıllık Okulu bitirmek suretiyle Anestezi Teknisyeni oluyor.
10 yıl kadar mesleğini icra ederken, günün birinde karar veriyor.
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesinin ÇEKO Bölümünü bitirmesinin ardından ÖSYM tarafından düzenlenen yarışma sınavı ile SSK'ya Müfettiş oluyor.
Müfettişlik yaparken denetimlerde en çok karşılaştığı sorun kayıt dışı çalışanların feryadı, iş kazaları ve meslek hastalıkları ile ilgili yaptığı soruşturmalarda eksik gösterilen kazançlar , kısaca çalışanların hak kayıpları ve çaresizliği karşısında aslında kusurun sistemden kaynaklandığı teşhisini koyuyor.
Kendi hayatından bir canlı örnek olarak kendi ailesinde yıllarca anne ve babasının sosyal güvenlik haklarından bihaber yaşamasının sıkıntısını çektiğini çözümlüyor.
Bir de artık kendisi teftiş yaptığında artık acı gerçek ile yüz yüze geliyordu.
Çalışanlar bilinçli bir şekilde sosyal haklarını öğrenmiyorlar ya da öğrenme mekanizmasından yoksun bulunuyorlardı.
SSK Müfettiş olan bir kişinin 1996 ‘lı yıllarda çıkıp da bir günlük gazete de bu sorunları dile getireceğini söyleseler de kimse inanmak istemezdi.
Çünkü SSK'nın hantal yapısı, baskıcı hiyerarşik düzeninden dolayı kimse cesaret edemezdi.
Kısaca birinin çıkıp "Kral Çıplak" demesi, ’’Cesur Yürek’’ olması gerekiyordu.
Meslekte kariyer açısından en iyi konumda iken bu riski almak için biraz da çılgın olmak gerekiyordu.
Mahlas isimle yazıyor önce.
Yazdıkça sorulara cevaplar alındıkça kişilerin sosyal güvenlik haklarını öğrendikçe sistemde sorgulamalar başladıkça artık o günlük gazetenin faksları, mektup kutuları dolup taşıyordu.
O ise boş durmuyor, SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığının yargı kararları dikkate alınarak kitaplar yazıyordu.
Şimdi şimdi olumsuz etkileri söylenmeye başlanan 1999 yılı Reform yutturmacasını en çok eleştiren kişi o oluyor.
İnternet ve Sosyal Medyanın kısıtlı olduğu o günlerde aslında en vurucu açıklaması şu oluyor.
"Çalıştıkça emekli aylığınız düşecek" diyor.
Henüz Aylık Bağlama Sisteminin 08/09/1999 tarihi öncesi ve sonrası olmak üzere hesaplandığı dönemde .
Kısaca "Ey İşçi ,Ey Esnaf Artık Yüksek Aylığı uUnut , Bu Reform Kazanımlarını Elinden Alıyor" diyor.
Ardından 4447 sayılı Kanunun bazı maddelerinin Anayasaya aykırı olduğundan 23/05/2002 sonrası düzenlemelerini dile getirmek suretiyle tablolar hazırlıyor.
Boş durmuyor, SSK arkadaşları ile birlikte hantal yapıyı nasıl çağa uygun hale getirme adına innovatik düşünce rüzgarı estiriyor.
Sigortalıların hizmetine ulaşma adına e-SGK ilk adımlarını atıyorlar.
Bu konuda kendisi gibi yetenekli olan, araştırmacı özelliği bulunan ilk halkın sosyal güvenlik uzmanı olan kardeşi Şevket Tezel’i konunun içine davet ediyor.
Zaten güçlü bir muhakeme yeteneğine sahip ve iş hukuku konusunda bilgili olan ağabeyini sosyal güvenlik alanına girmeye ve bu konularda makale yazmaya çağırıyor, bunu birlikte kitap yazmaları izliyor.
Tütün Teknolojisi Başmühendisinden ya da bir başka deyişle Tütün eksperinden sosyal güvenlik ve iş hukuku alanında Türkiye’nin sayılı bir duayeninin doğmasına vesile oluyor.
Başmüfettiş olması ile birlikte köşesine çekileceğini sandıkları bu kişi artık SSK'nın tabiri caizse soyulmasını istemiyor.
SSK içinde sadece bazı kişilerin ısrarla her sene emekli maaşlarının yasadaki boşluktan yararlanarak kestirilip birkaç gün tekrar SSK çalış sonra emekliliğe müracaat et taktiği ile yapılan vurgunu tespit ediyor.
Bunu gazete köşesinde dile getirdiğinde zamanın Çalışma Bakanlığı ve SSK Yönetimi tepki gösteriyor.
Sindirmek istiyorlar.
İlk iş bir maddelik kanun ile bu konu yeniden düzenleniyor.
Burada ona madalya vermeleri gerekirken, cezalandırma yolunu seçiyorlar.
Oysa artık o "Halkın Kahramanı" olmuştur.
İlk defa Sosyal Güvenlik haklarını öğrenen vatandaşlarımız ona güveniyor.
Hak arayışına girdiklerinde Kurum kapısında onun gazete kupürlerini kesip memurlara gösteriyorlardı.
2006 yılı yeni reform araştırmaları nihayet 2008 yılında yürürlüğe giren karmaşık 5510 SS ve GSSK ile Sosyal Güvenlik Hukuku alanında artık eleştirilere başlanıyordu.
Eleştirdiği tüm yönlerde haklı çıktığı zamanla görülüyordu.
Çalıştıkça emekli maaşı düşmez diye yandaş yazarlar bile yıllar sonra onun tezinin doğruluğunu köşesine taşıyorlardı.
5510 SS ve GSSK ise hızla yanlış düzenlemeleri düzeltilmesi yönünden TBMM kanunlar yapılıyordu.
2008 yılında Ekim sonrası Başmüfettiş Unvanını terk ederek , ‘’Halkın Sosyal Güvenlik Uzmanlığı’’ unvanını alıyor.
5 yıldır verdiği eğitimler ile 500'e yakın öğrencisi ile vatandaşları Sosyal Güvenlik Dünyasında aydınlatmaya gidiyor.
Ona örtülü bir ekran yasağı koymuş olsalar da, öğretilerine yasak koyamazlar.
Bugün programa çıktığında ekranlar karşısında halkın soruları ile telefonlar kilitleniyor.
Yüzlerce mail ile hak arayışları sürüyor.
Kısaca ALİ TEZEL bu sahada ilk olmasına rağmen, ilerleyen yıllarda yüzlerce yetiştirdiği öğrencileri ile bu sahada liderliğini koruyacaktır.
Bana göre Akademik çevreler ÇEKO Yüksek Lisans öğrencilerine ALİ TEZEL’in bu sahada yakaladığı ivmenin sırrını araştırmalarını ve tez konusu yapmalarını önermek isterim.
(Kaynak: Alitezel.com | 28.10.2013)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.