Başbakan Erdoğan, 10. Çalışma Meclisi Toplantısında konuştu. Memur-İşçi ayrımını kaldıracaklarını söyleyen Erdoğan, kıdem tazminatları için de net konuştu.
Erdoğan, "Acaba biz işçi memur ayrımını ne zaman ortadan kaldıracağız. Batı bunu büyük ölçüde halletti. Türkiye'nin de halletmesi gerektiğine inanıyorum. Gelin oturalım ve bunu hep birlikte çalışanlar başlığı altında toplayalım" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Meclisi toplantısında konuştu. Erdoğan pazartesi günü açıklayacağı
'Demokratikleşme paketi' ile ilgili 'Yorum yapıyorlar. İsabet ettikleri de oluyor tabi,
isabet ettiremedikleri çok şey var. Yapacağımız açıklama birçok kesimi şaşırtabilir' dedi.
Öte yandan kıdem tazminatıyla ilgili de konuşan Başbakan, 'bir işçi bir gün dahi çalışsa, o onun kıdem hesabına girmeli' diye konuştu.
İşte o konuşmadan satır başları...
İşçi memur ayrımını ne zaman ortadan kaldıracağız. Batı bunu büyük ölçüde halletti. İşçi memurun ne aldığına bakıyor, memur işçinin ne aldığına bakıyor. Gelin oturalım bunu çalışanlar başlığı altında toparlayalım. Bunu bu başlık altında toparlarsak iki yanlı bakış ortadan kalkar.
Ben İstanbul belediyesinde işçi çalıştım. İşçi olmanın ne olduğunu iyi biliyorum. Daha sonra özel sektörde çalıştım. Sonra işveren oldum. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum dönemde işveren sıfatı ile görev yaptım. Şu anda başbakan olarak 76 milyona karşı eşit mesafedeyim.
Biz hep beraber aynı geminin içindeyiz. Aynı yolun yolcularıyız. İşçisinin memurunun hakkı teslim edilmeyen ülke gelecek hedeflerine ulaşamaz. Kendisini güvende hissetmeyen sanayici işverenle memur ve işçi ile gelecek hedefine ulaşılamaz.
Dışardan gelenlerden umut beklenmez. Onlar sadece karıştırmak için gelir. Sıkılı yumrukla çözüm bulunmaz. Silah taş sopa, hiçbir sorunda çözüm yöntemi olamaz. Şiddetin olduğu yerde çözüm değil sorun olur. Şiddet bir sorun çözme yöntemi olmadığı için sendika vardır. toplantı gösteri hakkı grev hakkı, lokavt vardır.
Şiddeti yedeğine alan sendika baro parti önce kendini reddeder sonra da çözümün önünde engel olurdu. Eğer imkan olsaydı 2003'te tüm yasakları kaldırır tüm hakları sahiplerine verirdim. Çok engelle karşılaştık. Sadece engeli değil yığınlarca kanlı senaryolarla karşılaştık. Bir yandan bunlarla mücadele verdik bir yandan da kademe kademe ilerleme kaydettik.
27 Mayıs, 12 Eylül düzeninin devam etmesi için bu ülkede direnenler oldu. Türkiye'de darbelerin çatışmaların bedelini çok ağır ödediği halde ön safta yer alanlar oldu. Sendikadan partilerden , direnç gösterenler oldu.
CEZAEVİNDEN KAÇAN PKK’LILAR
Cezaevinde bile olan hadiseleri görüyorsunuz. Kaçtılar, gerçi emniyet teşkilatımız bir tanesi hariç hepsini yakaladı. Bu mücadele yılmadan devam edecektir. Bunlara kol kanat germek bu iktidarda mümkün değildir. Türkiye’yi büyütecek soframızdaki ekmeği büyütecek reformu da kararlılıkla yaptık yapıyoruz.
'BİRÇOK KESİMİ ŞAŞIRTABİLİR'
Bir yerden bir fısıltı duyuyor ve ekranlarda gazetelerde yorumluyor. İsabet ettikleri var ama isabet edemedikleri de çok var. Yapacağımız açıklama birçok kesimi şaşırtabilir. Bu paket 11 yıllık sürecin devamı olacak. Asla bir son olmayacak. Bu matematik değildir.
Demokratik haklar kadar sorunlarını da daha ilk günden çözüme kavuşturmak, en ileri hakları ilk günden teslim etmek en büyük arzumuzdu. Ancak bu sorunları çözme konusunda da 11 yıl boyunca önümüzde engeller oldu, imkansızlıklar oldu. buna rağmen ekonomideki ve demokratikleşmedeki her gelişmeyi çalışma hayatına yansıtmanın gayreti içinde olduk.
Bakınız, 11 yıl içinde 5 milyon kişiye istihdam sağladık. Bir yandan iş ürettik, bir yandan işsizlikle mücadele ettik. Artan nüfusa rağmen işsizliği aynı seviyede tuttuk, hatta aşağı çektik. Ücretleri enflasyona ezdirmediğimiz gibi geçmişten gelen kayıpların telafisi içinde olduk.
'TALİMATI VERDİM'
İlgili bakanlarıma talimatı verdim. Bu işi çözeceksiniz dedim. Bir gece sabaha kadar görüşüldü. Sabaha karşı sonuç açıklandı. 13 buçuk katrilyon olarak hem ana parayı hem nemaları biz ödedik. Bizden öncekiler neden ödemedi? Onların da bir kısmı hala siyaset yapmıyor mu?
Konut edindirme yardımı dediler. O da üç katrilyonu aştı. Onu da biz ödedik. Bunların böyle bir sorumluluğu yok muydu? Acaba onlara nasıl hesap sorulmadı?
Ama bakın biz bu tür talepleri beklemedik. Masamızın üzerinde bunu görünce, dedik ki devlet işçisine memuruna borçlu olur mu?
Ulus’ta Emlak Bankası’nın depolarında çuvallar açtırdık. Tek tek inceledik, KEY olayında 3 buçuk katrilyon ödeme yaptık. Vatandaş umudunu kesmiş, devletten alacağı var mı? bilmiyor.
'KIDEM TAZMİNATI İÇİN SÖYLEYECEĞİM NETTİR'
Kıdem tazminatı konusunda az önce değerli bakanım da söyledi. Ama söyleyeceğim son derece nettir. Ben diyorum ki aranızda anlaşın. Bizim açımızdan hiçbir sorun yok. Siz aranızda anlaşın. Biz üzerimize düşeni anında yerine getirmeye hazırız. Biz başından beri bir anlaşma olmasını bekliyoruz.
'MEVSİMLİK İŞÇİ TARAFTARI DEĞİLİZ'
Bir konuyu daha söyleyeceğim. 11 ay, 10 ay mevsimlik işçi biz bunlara taraf değiliz. Biz hakka tarafız. Diyoruz ki bir işçi bir gün dahi çalışsa, o onun kıdem hesabına girmeli. Ki şimdi yeni hazırlık onun ödemesini getiriyor. Dolayısıyla bundan sonra mevsimlik yok. Kıdem sürekli çalışıyor.
(Kaynak: Haber 365 | 27.09.2013)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.