BASINDAN YAZILAR
Artık Ticaret E-Faturalı Olacak - MuhasebeTR

Artık Ticaret E-Faturalı Olacak

 Maliye Bakanlığı, kayıtdışı ekonomiye karşı yazar kasalarla uyumlu yeni POS cihazlarını devreye sokuyor. Mükellefler 1 Temmuz’dan itibaren kademeli olarak bu yeni nesil cihazları kullanmak zorunda olacak. Diğer önlem ise e-fatura. İlk aşamada 30 binden fazla şirket eylül ayından itibaren kağıt fatura yerine, elektronik ortamda e-fatura düzenlemeye başlayacak. Peki bu 30 bin firma arasında sizin firmanız var mı? 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’na ekli (III) sayılı listedeki malları üreten ya da ithal eden bir şirketiniz varsa ve 2011’de 10 milyon lira ve üstü brüt satış yaptıysanız e-fatura ile tanışma zamanınız geldi. Ya da madeni yağ lisansına sahip bir şirketiniz varsa siz de çok yakında e-fatura ile tanışacaksınız. SOYHAN ALPASLAN


* * *

30 bin şirket eylülde e-faturaya geçecek

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) oluşturduğu e-fatura sistemi ile kağıtsız şirketlere doğru önemli bir adım atılmış olacak. 4 Ocak 1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 232’nci maddesi uyarınca fatura düzenlemek zorunda olan mükelleflere 397 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde getirilen usul ve esaslar çerçevesinde e-fatura gönderme-alma izni verilmesi uygun görüldü. Söz konusu mükelleflerin e-fatura düzenleme ve kabul etme yetkisine sahip olması için Gelir İdaresi Başkanlığı’nın başvuru, test ve protokol aşamalarını tamamlaması gerekiyor. 421 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği kapsamında e-fatura uygulamasına geçmek zorunda olan mükelleflerin 1 Eylül 2013 tarihine kadar Gelir İdaresi Başkanlığı’na başvurmaları şart. Başvuru ile ilgili her türlü bilgi ve belge www.efatura.gov.tr internet adresinde yayınlanan teknik kılavuzlarda açıklanıyor.
KAĞIT OLARAK SAKLANAMAYACAK
e-fatura uygulaması kapsamında oluşturulan faturaların elektronik ortamda iletimi, muhafazası ve ibrazı esas. Bu nedenle e-faturaların kağıt çıktılarının alınmasının, muhafaza ve ibraz edilmesinin gerek vergi kanunları gerek diğer kanunlar kapsamında hiçbir hükmü yok.
İlk aşamada 2013 takvim yılı sonuna kadar 30 bin gerçek ve tüzel kişi mükellefin e-fatura uygulamasına dahil olması bekleniyor. e-fatura uygulamasının, kullanan mükelleflere büyük katkılar sağlaması bekleniyor. e-fatura sistemine kayıtlı kullanıcılar, kendi aralarında artık kağıt fatura kullanamayacaklar. Yalnızca e-fatura kullanabilecekler.
DÜNYA STANDARDINDAYIZ
Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) Daire Başkanı Uğur Doğan, Türkiye’nin e-fatura standardının dünya çapında geçerli olduğunu ve Türkiye’de düzenlenen bir elektronik faturanın dünyanın herhangi bir ülkesinde geçerli olduğunu söyledi. Doğan, GİB ve Yazılım Sanayicileri Derneği işbirliğiyle düzenlenen e-fatura ve e-defter uygulamaları seminerinde süreçle ilgili bilgi verdi.
CANLI KULLANIM YILSONUNDA
“1 Eylül 2013’e kadar bazı şirketlerin e-faturaya başvurma zorunluluğu bulunuyor. Yılsonuna kadar canlı kullanıma geçilecek” diyen Doğan, Türkiye’nin e-faturada özel entegrasyon sürecine geçtiğini söyledi. Özel entegrasyon sürecinde e-faturalarınız özel entegratörler, yani aracı kurumlar tarafından iletilebilir olacak. Bu yöntem ile mevcut muhasebe sistemlerinizden düzenlediğiniz faturalar özel entegratörler tarafından Gelir İdaresi Başkanlığı’nın belirlemiş olduğu e-fatura standardına dönüştürülecek ve dilerseniz özel entegratörlerin mali mührü ile imzalanarak alıcısına iletilecek. Aynı zamanda e-fatura uygulamasına kayıtlı diğer kullanıcılar tarafından şirketiniz adına düzenlenen faturalar da tarafınıza aynı şekilde iletilebilecek.
Yine dilerseniz, düzenlediğiniz ya da adınıza düzenlenen e-faturalarınızı Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan izin alan saklamacı kuruluşlar nezdinde de muhafaza edebileceksiniz. Avrupa’da 500’den fazla özel kurum bu hizmeti sunuyor.
E-FATURA PORTALI VAR
Bilgi işlem sistemi alt yapısı yetersiz olan ya da özel entegratörlerden e-fatura hizmeti almayan mükellefler Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından oluşturulan e-fatura portalı aracılığı (www.efatura.gov.tr) ile fatura düzenlemek durumunda kalacaklar. Yasal olarak e-fatura düzenleme zorunluluğuna uymayanlara yasal yaptırımlar var.
Öte yandan, çokuluslu şirketler ve bilgi işlem sistemleri yurt dışında olan şirketler, yurt dışından fatura düzenleyebilecekler. Bunun için bilgi işlem sistem raporu ile GİB’e başvurmaları gerekiyor.
E-FATURA ENTEGRASYON YÖNTEMİ
Bu yöntem, kendilerine ait bilgi işlem sistemini Başkanlığın sistemine entegre ederek 7/24 kesintisiz bağlantı sağlayabilecek mükelleflerin kullanabilmeleri amacıyla geliştirildi. Bu yönteme başvuran mükelleflerin başvuru dilekçelerinde e-fatura uygulamasından entegrasyon yöntemi ile faydalanmak istediklerinin belirmeleri gerekir.

* * *

Kontrolü Gelir İdaresi yapacak

e-fatura uygulaması kapsamında düzenlediğiniz e-faturalar, Gelir İdaresi Başkanlığı sistemi tarafından gerekli kontroller yapıldıktan sonra alıcılarına iletilecek. Düzenlenen faturada hata varsa GİB mükellefe bilgi (sistem yanıtları ile) verecek ve fatura geçerlilik kazanmayacak.

* * *

e-defter 2014’ü bekliyor

2013 takvim yılı içinde e-fatura uygulamasına geçmeleri zorunlu olan mükelleflerin e-defter uygulamasına ise 2014 takvim yılı içinde geçmeleri zorunlu. Elektronik defter yazılımlarını kendi geliştiren mükelleflerin 1 Eylül 2014 itibariyle e-defter test süreçlerini tamamlamış olmaları gerekiyor.

* * *

Yazar kasa uyumlu POS’lar zorunlu

Mükellefler 1 Temmuz’dan itibaren kademeli olarak bu yeni nesil cihazları kullanmak zorunda olacak.

Maliye Bakanlığı, kayıtdışı önlensin, herkes fiş-fatura kessin diye yazar kasalarla uyumlu yeni POS cihazlarını devreye sokmaya hazırlanıyor. Mükellefler 1 Temmuz’dan itibaren kademeli olarak bu yeni nesil cihazları kullanmak zorunda olacak. Böylelikle tüm ekonomik faaliyetler anlık olarak izlenebilecek. Konuyla ilgili tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Seyyar POS cihazı kullananlar ile yol kenarı otopark hizmeti verenler için zorunluluk 1 Temmuz’da, diğer mükellefler için ise 1 Ocak 2016’dan itibaren başlayacak. Kaydedilen bilgiler Gelir İdaresi Başkanlığı’na şifrelenmiş olarak gelecek ve üçüncü kişilerin ulaşmaması için teknik tedbirler alınacak.

* * *

2013 takvim yılı sonuna kadar hangi sektörler için e-fatura zorunlu?

* 4 Aralık 2003 tarihli ve 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu kapsamında madeni yağ lisansına sahip olanlar ile bunlardan 2011 takvim yılında mal alan mükelleflerden 31 Aralık 2011 tarihi itibariyle asgari 25 milyon TL brüt satış hasılatına sahip olanlar.
* 6 Haziran 2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’na ekli (III) sayılı listedeki malları imal, inşa veya ithal edenler ile bunlardan 2011 takvim yılında mal alan mükelleflerden 31 Aralık 2011 tarihi itibariyle asgari 10 milyon TL brüt satış hasılatına sahip olanlar.

* * *

e-faturaya aşamalı geçelim

Kayıtdışı ekonomiyi önlemek amacıyla 1 Temmuz tarihinden itibaren uygulanacak e-fatura ve POS sistemi endişelere neden oldu. Bazı sektörlerin kapsam dışı bırakılması ve uyum güçlükleri bu endişelerin başında geliyor. Kimi sektörler uygulamanın aşamalı olarak başlatılmasını önerirken, kimileri de uygulamanın ertelenmesini talep etti.

* * *

Neden bazı kurumlar kapsam dışı tutuldu?

Tütün ve tütün mamulleri, alkollü ve gazlı içecekler İTO’da 9 No’lu Meslek Komitesi’nde yer alıyor. Komitenin Başkanı aynı zamanda İTO Meclis Başkan Vekili Ahmet Özer, toptan içecek sektörünün kaçak ve kayıt dışını engellemesi umuduyla e-fatura uygulamasına sıcak baktığını ama bazı endişelere de sahip olduklarını ifade etti.
Özer, zaten kayıt içi kurumların, şirketlerin denetleneceğine işaret ederek, “e- fatura uygulaması şu an düşünüldüğünün aksine yalnız zaten kayıtlı çalışan firmaya bürokrasi oluşturur. Bu uygulama ile kaçak ve sahte engellenemez ve kayıt içindeki tacirin yükü defalarca artırılıp değişik gerekçeler ile sektör iş yoğunluğu daha fazlalaşır ise e-faturaya bakış açımız pozitiften negatife dönecek. Bu durum ülkemizin ve sektörümüzün gelişmesine sekte vuracaktır” açıklamasını yaptı.
Özer, Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na ekli cetvellerde yer alan idare, kurum ve kuruluşlar ile iktisadi kamu kuruluşlarının e-fatura ve e-defter tutma zorunluluğunun dışında tutulmasının nedenini de merak ettiğine dikkat çekti.
“e-fatura da dahil tüm uygulamalar tacirin işini kolaylaştırmalı” diyen Özer sözlerini şöyle tamamladı: “e-fatura, haksız rekabeti engellemeli ve ticareti akışkan hale getirmeli. Tüccarın ufkunu ve işini genişletmeli aksine engelleyici olmamalı.”

* * *

Kayıtdışı kalkacak

İstanbul Ticaret Odası Mali Müşaviri Dr. Veysi Seviğ, e-fatura kullanımının kayıtdışını, kaçak ithalatı ortadan kaldıracağını belirtti. Dr. Seviğ, Maliye Bakanlığı’nın bir yıldan daha önce gerekli duyuruları yapmış olduğunun ve firmaların mali müşavirlerinin bu süreci biliyor olmaları gerektiğinin altını çizdi. Gelir İdaresi’nin her türlü elektronik ortamda iletişime, işlem yapmaya hazır güçlü bir altyapısının olduğunu kaydeden Dr. Seviğ, “Petrol Piyasası Kanunu kapsamında madeni yağ lisansına sahip olan ile alkollü, kolalı, tütünden mamul içecekleri imal ve ithal edenler e-fatura düzenleyecek. Tüm Türkiye kademeli olarak bu sisteme geçecek. Bir ya da en fazla iki sene içinde tümüyle sisteme girmiş oluruz” dedi.

* * *

e-fatura ülkemiz için erken

Serbest muhasebeci ve mali müşavirleri temsil eden İTO 19 No’lu Meslek Komitesi’nin Başkanı Salih Çakır, “Eylül ayından itibaren e-faturaya geçmenin ülkemiz ölçeğinde erken olduğu düşüncesindeyim” dedi. Hem mali idarenin hem de şirketlerin alt yapısının henüz hazır olmadığını söyleyen Çakır, Türk Ticaret Kanunu’nda olduğu gibi e-faturaya geçiş döneminin de en az bir yıl uzatılması gerektiğini dile getirerek şunları söyledi: “Mesela e-deftere geçiş dönemi 2014 Eylül ayında başlayacak. Hem e-faturaya geçiş hem de e-deftere geçiş aynı tarih olabilir. Kurumsal, iş hacmi büyük şirketlerde e-faturanın ekonomimize ve Maliye Bakanlığı’nın iş yüküne olumlu yansımalarının olacağını düşünüyorum. Ülkemizde büyük firmalar hariç, e-faturanın KOBİ’ler için yoğun uygulama alanı olmadığını düşünüyoruz.”

* * *

Ya yeni düzenleme yapılmalı ya da uygulama geciktirilmeli

İTO Meclisi’nde akaryakıt istasyonlarını, madeni yağ firmalarını temsil eden 27 No’lu Komite’nin Başkan Vekili Akın Ketenci, e-fatura uygulamasının 6 ay ya da 1 yıl ertelenmesi gerektiğini ya da yeni bir düzenlemeden geçirilmesi gerektiğini söyledi. Ketenci, hedeflenen ile uygulamaların birbirinden farklı olacağını ve bazı firmaların zor durumda kalacağını belirttiği konuşmasını şöyle sürdürdü: “İlk adımda madeni yağ ve tütün ürünlerinin yurtdışından yurt içine kaçak sokulmasını ve vergi kaybını önlemek hedefiyle uygulanması planlanan e-faturada ilginç örnekler var. Mesela bir hipermarketten faturası ile bir karton tütün ürünü almış olan büyük bir holding, haberi olmaksızın Eylül ayından itibaren e-fatura düzenlemek zorunda kalacak. Bir akaryakıt firmasından, ana dağıtım şirketinden 1 bidon yağ satın alan bir fabrika da e- fatura kapsamında.”
Birçok şirketin farkında olmadan e-fatura kapsamına girdiği bilgisini veren Ketenci, e-fatura düzenleyecek entegratör firmaların lisans alma işlemlerini tamamlamadığını sözlerine ekledi.

* * *

Yeni dönemde sık sorulan sorular

e-fatura nedir?
- Gelir İdaresi Başkanlığı’nın elektronik belge biçiminde düzenlenen faturaların, tarafları arasında dolaşımını sağlamak amacı ile oluşturulan uygulama.

e-fatura portalı nedir?
- e-faturaya ait temel fonksiyonları bünyesinde barındıran ve Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından sunulan bir web uygulaması: www.efatura.gov.tr adresinden ulaşabilirsiniz.

Mali mühür (kaşe) nedir?
- Gelir İdaresi adına TÜBİTAK-KAMUSM tarafından kurulan elektronik sertifika alt yapısını ifade ediyor.

e-faturadan kimler yararlanabilir?
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 232’nci maddesi uyarınca fatura düzenlemek zorunda olan mükelleflerin e-fatura uygulamasından yararlanma imkanı bulunuyor.

e-fatura uygulamasından nasıl yararlanabilirim?
- GİB’e yazılı başvuruda bulunduktan sonra bedelini TÜBİTAK/KAMUSM’a ödeyerek mali mühür sertifikanızı alabilirsiniz. Sertifikanız size ulaştıktan sonra e-fatura uygulamasını e-fatura portalı veya bilgi işlem sisteminizi entegre ederek ya da özel entegratörlerin bilgi işlem sistemleri üzerinden kullanabilirsiniz.

e-faturayı nasıl düzenleyip göndereceğim?
- Mali mühür sertifikanızı aktif ettikten sonra herhangi bir işlem yapmanıza gerek kalmaksızın e-fatura portalını kullanmanız mümkün. Portalın sunduğu sınırlı imkanlardan daha ileri bir faturalaşma ihtiyacınız varsa bilgi işlem sisteminizi e-fatura uygulamasına entegre ederek ya da özel entegratörlerin bilgi işlem sistemleri üzerinden e-fatura gönderip alabilirsiniz.

Hem kağıt hem e-fatura düzenlemek mümkün mü?
- e-fatura uygulamasına kayıtlı mükellefler birbirlerine düzenleyecekleri faturaları e-fatura olarak düzenlemek, alıcısına elektronik ortamda iletmek ve muhafaza etmek zorundalar. Bu kapsamda uygulamaya kayıtlı mükelleflere kağıt fatura düzenlenemeyecek, düzenlenmesi halinde düzenleyen açısından hiç düzenlenmemiş sayılırken alıcısı tarafından da indirimi söz konusu olmayacak.

Tüm müşterilerime e-fatura göndermem mümkün mü?
- Sadece e-fatura uygulamasına kayıtlı olan e-fatura gönderebilirsiniz.

e-faturanın saklanması ve ibrazı ne şekilde olmalı?
- Mükellefler, düzenledikleri ve aldıkları e-faturaları, üzerindeki mali mührü de içerecek şekilde kanuni süreler dahilinde, elektronik ortamda kendi bünyelerinde ya da Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan izin alan saklamacı kuruluşlar nezdinde muhafaza edecekler ve istendiğinde ibraz edebilecekler.

e-faturaya nasıl itiraz edeceksiniz?
- e-faturalarınızı iki senaryo kapsamında oluşturabiliyorsunuz. Temel fatura senaryosuna göre oluşturulan faturalara aynı kağıt faturada olduğu gibi itiraz edebilirken ticari fatura senaryosuna göre oluşturulan faturalara dilerseniz e-fatura uygulaması kapsamında kabul ya da ret şeklinde itiraz edebiliyorsunuz. Bu kapsamda tutara, malın cinsine, miktarına itirazınız olduğunda bu itirazı sistem üzerinde yapabilmeniz mümkün.

* * *

2 sektör 2 görüş

Trafik sigortalarıyla ilgili basında çıkan haberler tüketici açısından tabii ki çok önemli. Ancak bu haberler ticari araç sahipleri için daha da büyük önem arz ediyor. Zira sigorta primleri oldukça yüksek oranda arttı. Söz konusu prim artışıyla gerek ticari araç sahipleri, özellikle de taksi, otobüs, çekici, kamyon, çimento silolu kamyon, tanker, motosiklet ve benzeri araç sahipleri ile işletenleri daha da fazla şikayetçi olduklarını yazılı ve görsel medyada dile getiriyorlar.
Uzun yıllardır bu sektörde masanın her iki tarafında yer alan biri olarak baktığımda, düne kadar sürekli kaybeden ‘biri’ olduğunu görüyorum. O da hasar yapmayan araç sahipleri idi…
Bugün ise durum değişti. Tarife uygulama esasları, hasar yapan ile hasar yapmayanı, yani iyi risk ile kötü riski birbirinden ayırt eder hale getirdi. Hakkaniyet ölçüleri açısından bakıldığında buna, ‘geç kalınmış bir hakkın geri verilişi’ de denebilir.
Hiçbirimiz sürekli hasar yapan sisteme bir koyup 3-5 alanla, sisteme verip ama hiç almayanın aynı şekilde prim ödemesini isteyemeyiz. Bu, hakkaniyet prensibine göre adil olmaz; zaten olmamalı da.

"Ancak, son günlerde bazı sivil toplum kuruluşu yöneticileri de yeni düzenleme konusunda üyelerinden gelen şikayet ve taleplerle ilgili basında beyanlar veriyorlar. Elbette bulundukları konum itibarıyla üyelerinin hak ve menfaatlerini kollamak zorundalar. Fakat önemli bir husus var ki; o da, hasarsız araç kullanan hasarı olmayan üyelerine karşı sorumlulukları ne olacak?"

Bence bu husus da çok önemli. Zira sigorta şirketlerinin hukuken yapmak zorunda olup da, yapmış oldukları zorunlu sigortalar (trafik sigortası) ile ilgili zararlarının boyutları nedeniyle primler totalde değişmeyeceğine göre, söz konusu zararın eşit olarak hasar yapmayana da ödettirilmesidir.
Bu da ilgili kuruluşların üyeleri arasında ciddi rahatsızlık yaratacaktır. 1 Ocak 2014 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek olan tarife uygulaması esasları ise tarife fiyatlarının tamamının yükseleceği anlamına gelmiyor. Sadece hasarlı araç fiyatlarının daha makul seviyelere getirileceği anlamına geliyor. Kaldı ki, bu uygulama ayrıca, tüketicinin internete girip karşılaştırmalı fiyat tablolarını görerek mukayese yapmasını, ucuzu daha çabuk tespit etmesini sağlayacak. Bu nedenle de çok faydalı olacak. Ayrıca bir başka faydası da, fiyat farklılıkları arasındaki uçurumun belli bir süre sonra kapanmasına ve fahiş fiyat uygulayanın da kendisine çeki düzen vermesine yol açması olacak. Şeffaf olmanın kesinlikle büyük fayda getireceğine inanıyorum.
Fiyatların 1 aylık sürede değişecek olması da, Rekabet Kurumu tarafından izlenmesini ve rekabete aykırı bir işlem varsa anında müdahale edilmesini sağlayacak.
Sonuç olarak, öncelikle herkes sigortalı değilmişçesine gerekli koruma tedbirlerini alarak hasar olduğunda kusuru olup olmadığı konusunu iyice irdelemeli. Aracının ve kendisinin hasar geçmişi bilgisine arkasını dönmemeli.
Sivil toplum kuruluşları yöneticileri ve fikir beyan edenler de, T.C. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü’ne müracaat ederek daha doğru bilgiye en kısa sürede ulaşılabileceği fikrini benimsemeli.
* Levent Korkut, İTO 20 No’lu Meslek Komitesi Başkanı ve Meclis Üyesi

Makinenin önündeki engeller kaldırılmalı

Türk tekstil makine sektörü üreticileri geçtiğimiz dönem içerisinde çok yoğun bir fuar sürecini geride bıraktı. Özellikle bir ay gibi kısa bir süre içerisinde başarılı sunumlar ile gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında birçok bölgede ürünlerini sergiledi. İlk olarak 15-19 Mayıs 2013 tarihleri arasında düzenlenen Evteks Fuarı ev tekstilleri alanındaki ürünleri müşterileriyle buluştururken, firmaların başarılı iş bağlantıları gerçekleştirdiği bir alanı tanımladı. Ardından 29 Mayıs-1 Haziran 2013 tarihleri arasında düzenlenen ITM Texpo Eurasia Tekstil Makineleri, Hightex ve İplik Fuarı da birçok firmanın özel çalışmalarının yer aldığı bir platform olarak ziyaretçilerden ve uzmanlardan tam not aldı. Küresel alanda ise 10-13 Haziran’da düzenlenen Shanghaitex etkinliği çok sayıda Türk üreticiyi ağırlarken, bir şov niteliği taşıyan Techtextil, Türk teknik tekstil üreticilerinin ‘Ben de buradayım” dediği başarılı bir edisyon oldu.
Tüm bu başarılı çalışmaların yanında firmaların makine anlamında dışa bağımlılığı ise tekstil sektörünün büyümesine olumsuz etki yapan etkenlerin başında geliyor. 10 yıllık ortalamaya baktığımızda yıllık 1.5 milyar dolarlık makine ithalatı yaptığımız ortaya çıkıyor. Yerli makine üreticilerinin yaptığı ihracat ise 250-300 milyon dolar arasındaki stabil seyrini koruyor. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, ithal ikameci politika ile tekstil sektörünün büyümesini nereye kadar sürdüreceği. Birçok değişkene bağlı olarak artan veya azalan makine fiyatları ihracat anlamında özellikle her yıl artan bir rakamın meydana gelmesine neden oluyor. Tekstil makinelerinin kullanım sürelerine de bakıldığında bu teknolojiye verilen paraların ülke ve sektör açısından da ciddi bir ticaret açığı oluşturduğu net bir şekilde ortaya çıkıyor. Türkiye özellikle tekstil sektöründeki büyümesini bu şekilde dış etkenlerin eline bırakırsa, tamamen bir bağımlılık söz konusu olursa, yaşanacak olan negatif bir etkide çaresizlikle yüz yüze kalmak zorunda olacak. Bu nedenle özellikle ITM Fuarı’ndan sonra ortaya çıkan tablodan da anlaşılacağı gibi yerli tekstil üreticilerinin mutlaka elini taşın altına koyması ve yerli makine sanayini destekleyici adımlar atması gerekiyor.
Güçlü bir Türkiye’nin hayalini kuranların bir an önce harekete geçmesi ve enerjiden sonra (55 milyar dolar) en büyük 2. ticari açık sebebimiz olan makine sektörünü ayağa kaldırması gerekiyor. Alınacak önlemlerle her yıl 28 milyar dolar açıkla dönen sektörün nereye kadar devam edeceği de “muamma” olmaktan çıkacak. Karar verenler acilen tüm makine sektörleri için kağıt üzerinde kalan eylem planlarını değil, gerçek teşvik, destek, kredi, Ar-Ge gibi enstrümanlarla tam anlamıyla bir hamle başlatmalı.
Bunun dışında Avrupalı devletlerin tekstilin merkezi olan Asya ülkelerine karşı olan tutumunu derhal değiştirmesi gerekiyor. Birçok fuarda Avrupa kalitesinde ürünler sunan Türk üreticiler, havaalanından fuar alanına kadar bir mağduriyetin içerisine giriyorlar. Özellikle Techtextil Fuarı’nda yaşanan Almanya vizesi alamayanların, İtalya vizesi ile Almanya’ya alınmaması ise demokrasi nutukları atan AB’nin düşünmesi gereken noktaların başında geliyor. Başta vize problemi olmak üzere firmaların girişimlerine ket vuran bu uygulamaların ortadan kaldırılması bizlerin de sunumlarında ve işlerinde başarılı olma gücünü artıracak. Tekstilin beşiğinden gelen ülkelerin önüne bürokratik engeller çıkarmak ancak art niyetli bir yaklaşımla açıklanabilir.
* Adil Nalbant, İTO 59 No’lu Meslek Komitesi Meclis Üyesi

(Kaynak: İto Gazetesi | 01.07.2013)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM