Değerli DÜNYA okurları, bu hafta Maliye Bakanlığı inceleme hedefleri ile ilgili bazı açıklamalar yaptı. Takip edileceği ifade edilen konular arasında "antrepolarda bulunan malların Türkiye'deki müşterilere satışı" konusu da yer almaktaydı. Bu konuyu biraz irdelemekte fayda var.
Antrepoda mal bulundurmak ne demek?
Değerli DÜNYA okurları, yabancı bir şirketin, gümrükten henüz geçip millileşmemiş mallara depolama hizmeti veren bir antrepo şirketi ile anlaşarak, mallarını burada tutabilmesi ve daha sonra bu malları kısım kısım veya topluca Türkiye'deki alıcılara satabilmesi (devri) mümkün. Bu satış yabancı şirket tarafından doğrudan Türkiye'deki alıcıya yapılıyorsa kural olarak sorun yok, ancak, arada bu yabancı şirket adına hareket eden aracılar varsa bu konu eleştiri konusu yapılabiliyor.
Eleştirilen konu ne?
Şayet yabancı bir şirket adına antrepoda muhafaza edilen mal Türkiye'de mukim bir kişi veya şirket tarafından Türkiye'deki bir şirkete satılmış veya bu satışa aracılık edilmişse, vergi idaresi yabancı şirket için Türkiye'de işyeri oluştuğu iddiasında bulunabilmekte. Diğer bir deyişle yapılacak incelemeler; "Yabancı şirket için Türkiye'de bir iş yeri oluştu mu?", "Türkiye'nin vergileme hakkı doğdu mu?" noktalarından yapılıyor olacak.
Çifte vergilemeyi önleme anlaşmaları
Şayet antrepoda mal bulunduran şirket Türkiye ile çifte vergilemeyi önleme anlaşması olan bir şirketse, sadece antrepoda mal bulunduruyor olmak "işyeri" oluştu iddiaları için yetersiz kalıyor. Dolayısıyla bu konu irdelenirken, "işyeri" ve "daimi temsilci" kavramları açısından değerlendirme yapılırken ÇVÖA'lar da dikkate alınacak.
Sadece antrepoda mal bulundurmak işyeri sayılması için yeterli mi?
Şayet ÇVÖA yok ise, henüz millileşmemiş de olsa, antrepo Türkiye'nin siyasi sınırları içinde olduğundan, sadece depo kiralayıp mal bulunduruyor olmanın dahi (Vergi Usul Kanunu hükümleri dikkate alındığında) işyeri sayılmak için yeterli olabileceği iddia edilebilmektedir. Ancak böylesi bir yaklaşıma, gümrük mevzuatını da dikkate aldığımızda katılamıyoruz.
Maliye vekâletnameleri gözden geçiriyor
Antrepolarda mal bulunduran şirketlerin, Türkiye'deki kişi veya şirketlere verdikleri vekâletnamelerdeki yetkilerin sınırları ve bu yetkilerin kimler tarafından, nasıl kullanıldığı inceleniyor. Verilen yetki sınırlı ise veya geniş verilse bile fiiliyatta sadece devir ve takip işlemi yapabilmek için verilmiş, malın satışı konusunda yetki verilmemiş veya fiiliyatta yetki bu yönde kullanılmamışsa sorun olmayacağı görüşündeyiz. Aynı şekilde antrepo işleticisi şirkete, malın sahibi olan şirket tarafından, talimatları çerçevesinde, malı satılan kişiye devredebilme konusunda verilen yetkilerin de problem yaratmayacağı görüşündeyiz.
Siz de vekâletnameleri gözden geçirin
Değerli DÜNYA okurları, şayet bu tür bir işlemin şu veya bu şekilde tarafı iseniz, aldığınız veya verdiğiniz vekâletleri bu gözle değerlendirmenizde fayda olabilir.
Antrepodaki malın satışı yurt dışından olmalı
Antrepodaki malların satışında Türkiye'deki ilişkili şahıs veya şirketlerin dahil olmamasına özen göstermek ve dikkat etmek yerinde olacaktır.
Komisyoncu 3. kişilerin durumu
Antrepoda bulunan malların satışına, ilişkili olmayan (3. kişi konumundaki) komisyoncuların aracılık etmiş olmasının, yabancı mal sahibi açısından işyeri problemi yaratmayacağı düşüncesindeyiz.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 10.05.2013)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.