30/04/2012 tarihli yazımızda özetle;
1 Mayıs’a Bir Gün Kala diyerek başlık atmıştık. Öncelikle talihsiz iş kazaları ile kayıp olan cesetlere ulaşılmasını, gaip ailelerin sıkıntılarına sahip çıkılmasını,2012 yılında ilk dört ayında karşılaştığımız İş Kazalarına, Taşeron Firmalarda hayatlarını kaybeden işçilerin dramlarına ,Avrupa’da Birinci, Dünya’da Üçüncü olan Ülkemizin artık İş Kazalarında bu şampiyonluklarına son verilmesine ,İş Sağlığı ve Güvenliği bilincine kadar yerimiz el verdiğince geniş yelpazeden değinmiş olduk.
Üzerinden bir yıl geçtiğinde bu sahada nasıl bir değişim yaşandığını analiz edelim dedik.
30/Haziran/2012 tarihinde 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
2013 yılında Kanunun ilgili maddelerini kapsayan ikincil mevzuat dediğimiz Yönetmelikler hızla yayınlanmaya başladı.
Kanunun amacı;
Özel ve Kamu Sektörü ayrımı yapmadan ,çalışan sayısı 1 işçi olması yeterli görülüp ,çırak , stajyerleri de içine alan tüm işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması ve mevcut sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi için işveren ve çalışanların görev, yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerini düzenlemektir.
Kanunun etkilerini ne zaman göreceğiz.
İlerleyen yıllarda İş Kazaları/Meslek hastalıkları düşme eğilimleri yakaladığımızda başarılı bir hedef tutturmuş olacağız.
Henüz genç ve yeni bir kanunun uygulamada karşılaşılan sıkıntılara göre revize edilecektir.
Konuyla ilgili ÇSGB İş teftiş Kurulu, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü bürokratları eğitim atağına kalkarak bu konuda çalışmalarına hızla devam ediyorlar.
Genelde eğitimler işverene yönelik olsa da umarız ilerleyen dönemlerde çalışanları da ilgili kanunda bilgilendirme toplantıları düzenlenir.
Bu kanun ile , işçinin artık iş kazası ,meslek hastalığı ile hayatlarını kaybetmemeleri yolunda bir adım atılmış olundu.
Kanunu kısaca özetlersek , en az riskli çalışma koşulu yaratılmasını, işçiye ait koruma önlemleri alınmasını ,bunları yerine getirmeyen işverenlerin İPC ile cezalandırılmasını, hayati tehlike ortaya çıkaran işyerlerinin durdurulması, kapatılmasını ,çalışanların verilen işi yapmaması gibi olumlu yaptırımlarda içermiştir.
Fakat hizmetlerin gerek OSGB alınması , gerekse kendi bünyelerinde bulunan İş Hekimi, İş Güvenliği Uzmanlarından sağlayan işverenler ,maaşlarını ödedikleri bu kişilerden nasıl bir objektif yaklaşım sağlayacakları sorgulanmalıdır.
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu Sözleşme Kanunu 07/11/2012 tarihinde Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Kanunun amacı, işçi ve işveren sendikaları ile konfederasyonların kuruluşu, yönetimi, işleyişi, denetlenmesi, çalışma ve örgütlenmesine ilişkin usul ve esaslar ile işçilerin ve işverenlerin karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumları ile çalışma şartlarını belirlemek üzere toplu iş sözleşmesi yapmalarına, uyuşmazlıkları barışçı yollarla çözümlemelerine, grev ve lokavta başvurmalarına ilişkin usul ve esasları düzenleme olarak tanımlanmıştır.
12 Eylül ile kısıtlı uygulanan Toplu Sözleşme, Sendikacılığın son erdirilmesi hedeflenmiştir.
İş Kolu sayısı düşürülmüş, toplu sözleşme barajı oranı %1 çekilmiş ,sendika üyeliği için noter şartı kaldırılmıştır.
Sendikacılık alanında reform diyerek çalışanlara sunulmuştur.
2013 yılı Geçici Maddeler ile geçiştirilse de, Ülkemizde emeğe ve sendikalara sıcak bakılmamasından dolayı Sendikalı işçi sayısı %10 seviyelerini bile yakalamamıştır.
Oysa Sendikalı olan bir işletme de devlet , çalışan ,işveren açısından önemli kazanımlar olur.
Bunun içinde artık Türkiye’de toplu sözleşme görüşmelerinde Beyaz/Mavi yaka kavramını ortadan kaldıran, sendikacılık anlayışının ortaya konulması gerekir.
Çalışan , üreten her kesim sendikalı olmadıkça ilerleyen yıllarda mevcut sendikalar kan kaybeder , üye dahi bulamaz.
Eğitimlerle işçiler bilinçlendirilmeli üretimden gelen güçlerini yapıcı kullanmaları halinde işten atılmalarında önüne geçilmelidir.
Bunun tek yolu da emek bilincinin geliştirilmesinden geçmektedir.
Türkiye de son yıllarda Halkın Sosyal Güvenlik Uzmanlarının yazıları ile çalışanlar kayıp haklarının arayışı içine girdiler.
Gündeme baktığımızda bir çok çalışan işverenleri ile işçilik alacakları, hizmet tespit davaları ve işe iade davalarıyla mahkeme koridorlarını dolduruyor.
Sendikacılık kavramını işyerlerinde devlet tarafından teşvik edilmesi halinde kazanan taraf devlet , işveren ve çalışan olacaktır.
Kamu Sendikacılığı da bu alanda kararlı bir tutum sergileyerek , kamu çalışanlarını sendika şemsiyesinde bir araya getirerek Avrupa Standartlarında grevli toplu sözleşmeli sendikal haklarını rahatlıkla kullanmalıdır.
Teşmil dayatması ile sendikalı çalışanlar mağdur edilmemelidir.
6098 sayılı Borçlar Kanunu ile Çalışanların Hizmet Sözleşmeleri, İşçilik Alacakları yeniden ele alınmıştır. Özellikle sessiz çoğunluk olan ev hizmetlileri için kazanımlar hayata geçirilse de bu alanda çalışanların bilinçli olmaması ,derneklerinin yetersiz kalması da bu hakları yeterince kullanamamaktadır.
Yarın Meydanları dolduranlar Emeğin Bayramında davul, zurna, türkü ve halaylar eşliğinde;
Öğrenciler Eğitim de Fırsat Eşitliği,
Ev Hizmetlileri Emeklerinin Karşılığını,
Emekliler Sendika Haklarını ,Yaşam standartlarına uygun emekli maaşı, parasız sağlık,
İşçiler En az İş Kazaları ,Meslek Hastalıkları ,sendikalı ve toplu sözleşmeli bir çalışma hayatı,
Sendika Yöneticileri demokratik sendikal haklar, toplu sözleşme barajlarının kaldırılması,
Taşeron çalışanlar Kadro, taşeronun önündeki sendikasızlaşmanın kaldırılmasını,
Güzel Sanatlar Emekçileri özgür bir sanat ortamı,
Beyaz Yakalılar Toplu Sözleşmelerde ayrımın kaldırılmasını,
Mobbing Uygulamalarının Mağdurlarının isteklerini,
Kamu Çalışanları KHK ile giden özlük haklarını(Mesai,İkramiyelerini,Kadrolarını)
Emeklilikte yaşa takılanlar,
Yıllarca Kayıt dışı çalışan Sanatçıların borçlanma istekleri,
Kayıt dışını önleyici tedbirlerin artırılması,
Diyerek liste uzayıp gidecektir.
Umarım tüm istekler ilerleyen yıllarda gerçekleşir.
1 MAYIS EMEK VE DAYANIŞMA GÜNÜ TÜM ÇALIŞANLARA KUTLU OLSUN
(Kaynak: Alitezel.com | 30.04.2013)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.