BASINDAN YAZILAR
Bankalar Hassas, Vatandaş Mağdur / Erdoğan Süzer - MuhasebeTR

Bankalar Hassas, Vatandaş Mağdur / Erdoğan Süzer

 Bankaların vatandaştan haksız yere para topladığı mahkeme kararlarıyla tespit edilmişti.

Şimdi de Rekabet Kurumu'ndan aynı yönde tespitler hatta kanıtlar ortaya atıldı. Davanın bir tarafında "mağdur"vatandaş, diğer tarafında "hassas" bankalar var. Bu çelişkili ilişkide ne mağdurun mağduriyeti bitiyor ne de hassasın hassasiyeti...

2001 büyük krizine kadar, bankacılık sektörünün ne kadar hassas olduğunu bilmiyormuşuz. Bankaları koruyamayınca öyle bir krize girdik ki, vatandaşın banka batmadan önce yaşadığı mağduriyet, battıktan sonra yaşadığı mağduriyetin yanında devede kulak kaldı. İşte o gün sektörün çok hassas, kırılgan, naif olduğunu anladık.

20 milyar kasada

Binlerce vatandaş bankaların kart aidatı, hesap işletim ücreti ve yapılandırma masrafı gibi çeşitli isimler altında zoraki tahsil ettiği paraların haksız olup olmadığını öğrenmek için mahkemelere gitti. Davalar önce tüketici hakem heyetlerinde son merci olarak da Yargıtay'da görüşüldü. Yargı bankaları inceledi, uygulamaları yerinde gördü ve vatandaştan haksız yere para toplandığı sonucuna ulaştı. Tüketici Hakları Derneği Başkanı Turhan Çakar'ın yaptığı hesaba göre, haksız yere vatandaşın cebinden çıkıp bankaların kasasına giden paranın 10 yıllık tutarı yaklaşık 20 milyar lira.

Vatandaşa hassas olun

Yargı, davayı yürütürken "hassasiyet" yerine "hak, hukuk" penceresinden bakmış olmalı. Neyse ki sektörün hassasiyetini hatırlatmak, olası bir krizle yaşanacak daha büyük mağduriyetten vatandaşı koruma görevini üstlenen otorite kurumlara düştü. Oysa Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) "10 yıldır haksız aldığınız paraları vatandaşa iade edin" diyen yargı kararlarını uygulamaları için bankalara çağrı yapabilirdi. En azından banka yöneticilerine, 'vatandaş mağduriyetine hassasiyet gösterilmesi' tavsiyesinde bulunabilirdi. Böyle bir çağrıya karşılık alınması, yıllardır kâr rekorları kırarak krizlere karşı dayanıklılığını ispatlamış bankaların, vatandaşa karşı da hassas olduğu sonucunu getirebilirdi.

Rekabet Kurulu, iki gündür bankaların savunmasını alıyor. Bankalara yöneltilen suçlama çok ağır. Kurum uzmanlarının elinde, 12 bankanın ortaklaşa hareket ederek vatandaştan yüksek oranlarda ücret ve komisyon aldığı, vatandaşın, şirketlerin hatta devletin bankaya getirdiği mevduata düşük faiz, bunların kullanacağı krediye ise yüksek faiz uyguladıkları yönünde belgeler var.

İkinci ispat olur

Banka yöneticileri savunmalarında hep aynı hassasiyete dikkat çekti: "Bankacılık sektörü çok özeldir, hassasiyetle değerlendirilmelidir" dedi. Hassas durumun "hafifletici unsur" olarak değerlendirilmesini kuruldan talep eden bankacılar oldu.

Kurul, bankaların vatandaşa hassas davranmadığına karar verir de cezaya başvurursa, bankaların ödeyeceği para cezası bütçeye gidecek. Dolayısıyla Rekabet Kurulu'nun bankalara ceza vererek vatandaşın mağduriyetini karşılama imkanı yok. Ancak, Rekabet'ten çıkacak olası bir ceza kararı, mağduriyeti ikinci kez ispatlanmış tüketiciye, belki de BDDK'nın daha şefkatle yaklaşmasını sağlayabilir.

(Kaynak: Dünya Gazetesi | 27.02.2013)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM