Damga vergisi konuları son zamanlarda vergi uygulayıcılarının daha fazla zamanını almaya başlamıştır. Son dönemlerde yapılan vergi incelemelerinde de damga vergisi eleştirilerine daha fazla rastlanmaktadır.
Tahminimize göre bu duruma; damga vergisi mevzuatının günün koşullarına cevap vermemesi, kurumsallaşmaya bağlı olarak gittikçe artan sözleşme sayıları, sözleşme yapıldığı dönem ve süreçte vergi uygulamacılarının süreç içinde yer almaması gibi nedenler yol açmaktadır.
Bu makalede ciro primi ve benzeri, belli bir tarifeye bağlı edim öngören sözleşmelerde damga vergisi matrahı sorunu incelenecektir. İzleyen birkaç makalede, vergicilerin sıklıkla rastladıkları bazı damga vergisi konuları incelenmeye devam edilecektir.
1. Yasal düzenleme
Damga Vergisi Kanunu'nun 10'uncu maddesinde;
- Nispi vergide, kâğıtta yazılı belli paranın vergi matrahını oluşturduğu,
- Belli para teriminin, kağıtların ihtiva ettiği veya bunlarda yazılı rakamların hasıl edeceği parayı ifade ettiği, hükme bağlanmıştır.
Bu hükme göre, kâğıtta taraflara hak ve yükümlülük getiren işlem bedeli açıkça yer alıyorsa, bu bedel damga vergisine tabi olacaktır.
Kâğıtta işlem bedelinin açıkça yer almadığı, ancak;
- Basit matematiksel işlemlerle belirlenebildiği durumlarda veya
- Kâğıdın atıf yaptığı başka kâğıtlarda belli paranın yer aldığı veya hesaplanabildiği durumda kâğıdın belli parayı içerdiği kabul edilmektedir.
2. Tipik ciro primi sözleşmelerinde bedel
Tipik ciro primi sözleşmelerinde, belli bir tarifeye bağlı olarak, koşulların gerçekleşmesi durumunda ciro primi ödenmesi öngörülmektedir. Örnek bir ciro prim tarifesi şu şekilde olabilir:
- Yıllık satış tutarının 1 milyon TL'ye kadar olması halinde %0.3
- Yıllık satış tutarının 1 milyon 1 TL ile 5 milyon TL arasında olması halinde %0.4
- Yıllık satış tutarının 5 milyon 1 TL'den fazla olması halinde olması halinde %0.5.
3. Görüşler
Yukarıda verilen örnekte damga vergisinin matrahıyla ilgili birden fazla görüş vardır. Bu görüşler aşağıda özetlenmiştir.
a) Birinci görüş - matrah sözleşmede yer alan taahhüt tutarıdır
Birinci bölümdeki yasal açıklama çerçevesinde ikinci bölümdeki örnek incelenecek olursa, gerçekleşme durumuna bağlı olarak farklı durumlar için farklı tutarlarda ödeme yükümlülüğü doğmaktadır. Dolayısıyla bu tür bir sözleşmede birden çok işlem ve belli para bulunmaktadır. Bu durumda, en yüksek vergi alınmasını gerektiren işlem üzerinden vergi hesaplanmalıdır. Bu da yukarıdaki örnekte, (5 milyon 1 TL x %0.5 =) 25 bin TL üzerinden damga vergisi hesaplanması anlamına gelmektedir.
Nitekim benzer bazı sözleşmeler nedeniyle verilen yargı kararlarında, vergi matrahının sözleşmede yer alan taahhüt veya edim tutarının olduğu (örnekte 25 bin TL), bu tutarın hesaplanmasına esas alınan, sözleşmede yer alan işlem bedelinin (5 milyon 1 TL) vergi matrahı olarak kabul edilemeyeceği sonucuna ulaşılmıştır.
b) İkinci görüş - matrah kâğıtta yazılı değerdir
Bu görüşte olanlara göre, damga vergisinin matrahı kâğıtta yer alan veya hesaplanabilen değerdir. Bu anlamda belli para ile bedel kavramları farklıdır.
Bu görüşte olanlara göre, Kanun'da yer alan belli para ifadesinin geniş anlamıyla alınması gerekmektedir. Belli paradan anlaşılması gereken şey, sözleşmeye konu tarafların birbirine ödeyeceği bedel olmayabilir.
Dolayısıyla, tarafların edimini üstlendikleri bedel, ödenecek tutar gibi tutarların her zaman damga vergisinin matrahını oluşturduğu söylenemez.
Bu görüşte olan vergi hukukçularına göre, ikinci bölümde yer alan örnek sözleşme için 5 milyon 1 TL üzerinden damga vergisi ödenmelidir.
Vergi inceleme elemanları son zamanlarda bu görüş doğrultusunda raporlar yazmakta ve tarhiyat istemektedirler. Bu uygulamanın doğal sonucu olarak da tarh edilen vergilerin aslı, zaman zaman sözleşmede öngörülen işlemle elde edilen kazancı da geçebilmektedir.
c) Üçüncü görüş - Tarifeye bağlı edim öngören sözleşmelerde belli para hesaplanamaz
Bu görüşte olanlara göre, ciro primi sözleşmelerinde olduğu gibi, sözleşmenin imzalanması sırasında gerçekleşip gerçekleşmeyeceği belli olmayan işlemlere ilişkin öngörülen tutarların belli para olarak kabul edilmesi mümkün değildir.
Dolayısıyla bu görüş temsilcilerine göre, ikinci bölümde yer alan örnek sözleşme için damga vergisi hesaplanması söz konusu değildir.
4. Değerlendirme kişisel görüşümüz
Kişisel görüşümüz, belli koşullara bağlı olarak taraflarca taahhüt edilen ciro primi sözleşmeleri benzeri kâğıtlarda yer alan edim/taahhüt tutarları üzerinden vergi hesaplanması gerektiği şeklindeki birinci görüş yönündedir. Sözleşmede yer alan ve taahhüt bedelinin hesaplanmasında kullanılan, çoğu zaman gösterge nitelikli bedel üzerinden damga vergisi hesaplanması bizce mümkün değildir.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 22.02.2013)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.