BASINDAN YAZILAR
Dr. Veysi SEVİĞ - Beyanname verme sürelerinin uzatılması - MuhasebeTR

Dr. Veysi SEVİĞ - Beyanname verme sürelerinin uzatılması

Türk vergi sisteminde genel ilke olarak vergilendirme beyan üzerine yapılmaktadır. Bu bağlamda, Gelir-Kurumlar ve Katma Değer Vergisi yasalarında beyanname verme süresi ay ve gün olarak belirlenmiş bulunmaktadır.

Ancak Maliye Bakanlığı, bu süreleri zaman zaman uzatmakta ve bu yetkisini değişik nedenlere dayandırmaktadır. Örneğin son olarak;

* Ocak 2007 ayına ait Katma Değer Vergisi beyanname süresi aynı ay içersinde ve özellikle de yıl sonu işlemlerinin tamamlanması çalışmaları sürdürüldüğünden,

* Basit usulde vergilendirilen ticari kazanç sahiplerinin 2006 yılı kazançlarının vergilendirilmesine ait yıllık Gelir Vergisi beyanname verme süreleri de "ilgili meslek odaları ve mükellefler tarafından iletilen sorunlar nedeniyle, 23 Şubat 2007 tarihi akşamına kadar uzatılmıştır.

Diğer yandan yine şubat ayı içerisinde ticari ve mesleki kazancı nedeniyle gerçek usulde Gelir Vergisi mükellefi olanlarla kurumların geçici vergi beyanlarına ilişkin süre de 10 Şubat tarihinden 14 Şubat tarihine kadar uzatılmıştır.

Maliye Bakanlığı süre uzatımlarını sirkülerle yapmakta olup, bu sirkülerler Gelir İdaresi Başkanlığı'nın internet sitesinde yayımlanmak suretiyle duyurulmaktadır.

Ancak bazı hallerde beyanname verme süresinin uzatımı vergilendirmede eşitlik ve adalet ilkesine ters sonuçların vermesine neden olmaktadır. Örneğin Maliye Bakanlığı beyanname süresinin bitimine kadar beyan edilen gelirlerle ilgili olarak yapılan tevkifat (kesinti) suretiyle mükellef adına tahakkuk veya tahsil edilen vergilerin beyan üzerinden hesaplanan vergiden mahsubunu kabul etmektedir. Bu durumda örneğin beyanname verme süresi 15 Şubat olan geçici vergilendirmede bu sürenin uzatılmaması halinde beyana dahil gelir unsurlarından birisinin vergi kesintisi bu tarihten sonraya isabet ederse, bu takdirde söz konusu kesinti beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilememektedir. Buna karşılık beyanname verme süresinin uzatılması halinde, bu süre içerisinde tahakkuk ettirilen veya ödenen vergilerin mahsubu söz konusu olabilmektedir.

Bu durum işletme aktifinde yer alan mevduat, repo, devlet tahvili ve Hazine bonosu hesapları üzerinden yapılan tevkifatlar açısından çoğu kez mükellef açısından önemli olabilmektedir.

Beyanname verme sürelerinin uzatımında bir gün itibariyle mahsup hakkını kaçıranlar ödenmesi gereken vergi açısından önemli bir indirim hakkını yitirmiş olmaktadırlar.

Örneğin 2006 yılında bir bankada açmış bulunduğu repo hesabının vadesi 15 Şubat günü dolacak olan bir anonim şirketin, söz konusu işlemi nedeniyle bu işlem üzerinden sağlanan gelirin vergi tevkifatı bu tarih itibariyle yapılacak, dolayısıyla geçici vergi beyanının yapılması ile ilgili süre 14 Şubat akşamına kadar uzatıldığından geçici beyan üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilemeyecektir.

Buna karşılık 14 Şubat günü vadesi dolan bir başka mükellef geçici beyan süresinin bu tarihe kadar -bu tarih de dahil- uzatılmış olması nedeniyle söz konusu indirim hakkından yararlanabilecektir.

Her iki mükellef de repo hesabının vadesini başlangıçta, geçici vergi beyan süresini aşması açısından değişik nedenle dikkate almamış, daha doğrusu geçici vergi beyan süresinin uzatımını düşünmedikleri için böyle bir vadelendirmeyi kabul etmiş olabilirler.

Diğer yandan beyanname sürelerinin uzatılması halinde mükellefler bundan sonra gelecek dönemlerde de beyanname verme süresinin uzatımı için beklentiye girmekte ve hatta bu konuda değişik şekillerde gelir idaresi nezdinde arayışa teşebbüs etmektedirler.

Gerçekte doğal afetler ve benzeri nitelikte mücbir sebeplerle veya mükellefin karşılaştığı ve beyanname vermesini engelleyen olağanüstü durumlar hariç olmak üzere beyanname verme süresinin uzatılmaması gerekmektedir.

Maliye Bakanlığı beyanname verme süresini uzatırken Vergi Usul Yasası'nın 17. maddesini dayanak göstermektedir. Bu hüküm çerçevesinde "Zor durumda bulunmaları hasebiyle vergi muamelelerine müteallik ödevleri süresi içinde yerine getiremeyecek olanlara, kanuni sürenin bir katını kanuni sürenin bir aydan az olması halinde bir ayı geçmemek üzere Maliye Bakanlığı'nca münasip bir mühlet verilebilir."

Bu hükmün genelleştirilmesi nedeniyle her beyan döneminde mükellefler beklentiye girmektedirler.

(Kaynak: Referans Gazetesi | 20.02.2007)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM