Türkiye'de ciddi bir istihdam sorunu var. Ama bu sorunu büyüten, vasıflı eleman yokluğu.
(1) Eğitilenler, talebi olmayan alanda eğitiliyor. (2) Büyük bölüm eğitim görmüyor. (3) İş arayanların bekleyişleri farklı.
Hürriyet Ege Eki'nde Selim Türsen'in İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Hilmi Uğurtaş ile söyleşisi yayınlandı.
Hilmi Uğurtaş, sadece bir sanayici olarak değil organize sanayi bölgesinin sorunlarını yaşayan biri olarak istihdam sorununun farklı boyutlarını açıklıkla sergiliyor.
Selim Türsen söyleşinin başında daha önce yaşanmış bir olayı naklediyor. Diyor ki, büyük telefon operatörleri İzmir'i üs olarak ilan edince, call center'ların sayısında artış olmuştu. Hem bu merkezler büyütüldü, hem de yenileri açıldı. Ve açılmaya da devam ediyor. Bununla beraber GSM şirketleri, bu call center'larda çalışacak personel için arayışlara girdi.
Sınavları yapan Adecco firmasının İzmir Ofis Müdürü Oya Tüzün, çalışacak personel bulmakta sıkıntı çektiklerini, 300 kişilik kontenjan için 3 bin kişiyle görüştüklerini, sadece 51 kişinin işi kabul ettiğini söylemişti.
Ve şunu da eklemişti:
"Bu şehrin genç nüfusu, çalışkan, modern kadınları nerede, ben bulamıyorum. Bazen bu ülkede işsizlik yok, tembellik var diye düşünüyorum..."
Uğurtaş diyor ki, "Çiğli'de, 35 bin kişinin çalıştığı, 550 işyerinin bulunduğu bölgemizde sanayiciler fabrikalarında çalıştıracak düz işçi bile bulamamaktan yakınıyor. Meslek lisesi mezunlarını alabilmek için zaten sıradayız. Yeni teknoloji ürünü makinelere geçerken de düşünüyoruz. Kimi 'Vardiyada çalışmam', kimi 'Mesaiye kalmam' diyor."
Çiğli'deki üreticiler geçen yıl yüzde 10 büyüme hızıyla Türk ekonomisinden çok daha hızlı koşmuş. Geçtiğimiz günlerde 53.5 milyon kws enerji tüketerek yeni bir rekor kıran bölgedeki fabrikaların ihraç geliri ise bu yıl sonu 3 milyar dolara ulaşacak.
Atatürk Organize'deki pek çok işverenin düz işçi bile bulamamaktan şikayetçi olduğunu söyleyen Uğurtaş, "Meslek lisesi mezunlarını alabilmek için zaten sıradayız. Ama meslek lisesi çıkışlı eleman hiç bulamıyoruz. Makine bakım gibi konularda da teknik eleman bulunamıyor. Sanayi yeni teknoloji ürünü makinelere yöneliyor ama bu makineleri çalıştıracak eğitimli çalışan bulmada ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Bunlardan vazgeçtik, düz işçi bile bulamıyoruz. Kimi, 'Vardiyada çalışmam'; kimi, 'Mesaiye kalmam' diyor. Daha işi bilmeden, 'Kaç para vereceksin?' diyorlar. Biraz insanların kendilerini bilmeleri gerek. Hiç becerisi ve bilgisi olmayan biri hangi fabrika değerlendirilebilir. Gittiğin yer sana iş öğretecek, bunun için bedel ödeyecek. Ama sorun eğitim sisteminde" şeklinde konuşuyor. Ancak sanayinin gelişmediği yerlerde mesela Afyon'da bu durumun değiştiğini söyleyen Uğurtaş, oradaki insanların başka alternatifleri olmadığı için öğrenme ve meslek edinme açlığı içinde olduklarına anlatıyor.
Eğitimin kalitesine de dikkat çeken İAOSB Başkanı, kendi şirketi için bir mühendise ihtiyaç duyduklarında 200-300 müracaat olduğunu ama CV'leri inceledikten sonra 3-5'i ile görüşebildiğini söylüyor. Uğurtaş, "Sadece üniversite açmakla olmuyor. Çocuklar laboratuvar vs. hiçbir şey görmeden bitirip, mühendis oluyor. Sonra bakıyoruz ne öz güvenleri var, ne de kişisel olarak kendilerini geliştirmişler. Sanayinin, sağlığın, turizmin, hizmet sektörünün ihtiyaçlarına karşılık veremedikleri için üniversite mezunu işsiz olarak ortalıkta dolaşıyorlar."
"Sıçramak ve klasik sanayi çizgisinden kurtulmak istiyorsak, eğitim sistemimizi baştan aşağıya yenilememiz gerek. Bir fabrikada işe başlayan gençlerimiz artık ne yapacağını bilerek buraya gelmeli" diyor.
Uğurtaş, son yıllardaki başarılı performansına rağmen Türk sanayinin kabuk değiştirmek zorunda olduğuna dikkat çekiyor. Ve ekliyor, "Biz hâlâ büyük ölçüde ucuz iş gücü ile rekabet edecek sektörlere sahibiz. Ama yolun sonuna geldiğimizi görüyoruz. Artık Uzakdoğu ile rekabet şansımız kalmadı. Kilosu 2-3 dolara mal satıyoruz. Almanya'ya baktığınız zaman kilosu 60-70 dolara ürün satıyor. Demek ki kendimizi yenilememiz gerekiyor. Bu da ancak katma değeri yüksek ürünler yaparak yani Ar-Ge ve inovasyonla olur."
Parmağı taşın altın da bir sanayici olarak Uğurtaş'ın anlattıkları istihdam sorununun farklı boyutlarını açıklıkla ortaya koyuyor.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 02.08.2012)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.