Sağlıklı Büyüme / Osman Arıoğlu

 Sağlıklı büyüme daha çok çocuklar için veya canlılar için kullanılan bir kavramdır.

Ama ekonomilerde de sağlıklı büyüme, insan veya canlı büyümesi kadar önemlidir. Bunun aksine hormonlu büyüme deniyor. O zaman da doğal olarak birtakım hastalıklar bünyeyi istila ediyor.

Açıklanan ilk çeyrek büyüme rakamları bu anlamda değerlendirildiğinde Türkiye açısından sağlıklı büyüme trendinin başladığını söyleyebiliriz. Bunun gerekçesi büyüme rakamının düşmesi veya ekonomideki yumuşak inişin gerçekleşmesi değil, çevre ülkelerde ve AB'de ekonomiler duraklama veya küçülme seyrindeyken Türkiye'nin ağırlıklı olarak dış talebe bağlı ve yıllık hedefe de gayet uyumlu bir büyüme gerçekleştirmesidir.

Lokomotif ihracat

İlk çeyrekte Türkiye ekonomisi sabit fiyatlarla %3,2 oranında büyüdü. Bu büyümenin motorunu ise 4,6 puanlık katkı ile dış talep oluşturmuştur. Bunda oluşturulan ihracat stratejisi ve bu stratejinin devlet politikası olarak yayınlanması; hem kamu hem de TİM'in önderliğinde özel sektörün bu stratejiye inanması ve benimsemesinin rolü vardır. Böylece AB pazarı daralırken yerine yeni pazarlar ikame edilebilmiş ve ihracat artışının hedefler doğrultusunda sürekliliği sağlanabilmiştir. Zaten bunu, aylar itibarıyla ihracat artış oranlarına baktığımızda da görmek mümkündür. İhracatımızda TİM tarafından açıklanan rakamlara göre, ilk üç ayda geçen yılın aynı dönemine göre %10,57 artış meydana gelmiş, bu artış ilk altı aylık dönemde ise %11,27'ye ulaşmıştır. İlk beş aylık dönemde dış ticaret açığımız %15,5 daraldı. Bu daralmanın ilk yarı itibarıyla aynı şekilde devam ettiği tahmin edilmektedir.

Yılın ilk yarısına genel olarak bakıldığında büyümenin ilk çeyrek büyümesinin biraz üzerinde gerçekleşebileceğini, normal şartlarda yılın ikinci yarısında ise AB'deki ekonomik sürecin biraz daha iyileşmesinin de etkisiyle daha iyi bir noktaya gelebileceğini söyleyebiliriz.

Enflasyon rakamları beklenenden iyi

Bu tahmini destekleyecek en önemli etken dün açıklanan enflasyon rakamlarıdır. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre haziran ayında, bir önceki aya göre TÜFE'de -%0,9, ÜFE'de ise -%1,49 azalma meydana geldi. Bu rakamlar genel piyasa beklentilerinin üzerinde olmuştur. Açıklanan bu rakamlar yıl sonu enflasyon hedeflerine yaklaşılabileceği anlamında önemli bir işaret olmanın yanında, Merkez Bankası'nın belki bu ay, belki de önümüzdeki ay içerisinde yapacağı toplantıda gösterge faizde yarım puan civarında bir indirime gidebilmesi ihtimalini de oluşturmuştur.

Hep söylediğimiz bir şey var. O da Türkiye koyduğu hedeflere kararlılıkla yürüdüğü ve birbirimizi engellemeye çalışmadığımız sürece daha iyi yol alınacaktır. Gittikçe ekonomideki yol haritamız daha sağlıklı hale gelmekte, bir yandan ekonomiyi ortalama %5'ler civarında büyütürken, diğer yandan cari açık veya enflasyon paradoksuna düşmemeyi öğreneceğiz.

(Kaynak: Bugün Gazetesi | 04.07.2012)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.