Soru: Dava sonunda gecikme faizi ile birlikte ödenen faiz için fatura düzenlenecek midir?
Cevap: VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 219 uncu maddesinde, "Muameleler defterlere zamanında kaydedilir. Şöyle ki:
a) muamelelerin iş hacmine ve icabına uygun olarak muhasebenin intizam ve vuzuhunu bozmayacak bir zaman zarfında kaydedilmesi şarttır. Bu gibi kayıtların on günden fazla geciktirilmesi caiz değildir.
b) kayıtlarını devamlı olarak muhasebe fişleri, primanota ve bodro gibi yetkili amirlerin imza ve parafını taşıyan mazbut vesikalara dayanarak yürüten müesseselerde, muamelelerin bunlara işlenmesi, deftere işlenmesi hükmündedir. Ancak bu kayıtlar, muamelelerin esas defterlere 45 günden daha geç intikal ettirilmesine cevaz vermez...."
227 nci maddesinde, bu Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsikinin mecburi olduğu; 229 uncu maddesinde, faturanın satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olduğu; 232 nci maddesinde de birinci ve ikinci sınıf tüccarla kazancı basit usulde tespit edilenler ve defter tutma mecburiyeti olan çiftçilerin sattıkları emtia ve yaptıkları işler için fatura vermek ve satın aldıkları emtia ve hizmetler için de fatura istemek ve almak mecburiyetinde oldukları,
hükümleri yer almaktadır.
Yine, günlük hayatta mükelleflerin alış ve giderlerine ilişkin vesikaların kendi iradeleri dışındaki sebeplerle işletmeye kayıt süresi geçtikten sonra intikal etmesine rastlanılmakta olup, genel muhasebe ilkelerine uyulmak kaydıyla geç gelen vesikaların defterlere kaydedilmesi mümkün bulunmaktadır.
Buna göre, şirket aleyhine hükmolunan faiz tutarlarının fatura düzenlenmesi suretiyle belgelendirilmesi gerekmektedir.
Ayurıca, gecikme zammı ve buna ilişkin hesaplanan KDV tutarları için düzenlenen ve açılan dava sonucu gecikme faizi ile birlikte ödenmesine hükmedilen fatura tutarları ile ilgili davanın örneğin 2012 yılında sonuçlandığı varsayıldığında, şirketçe belirtilen yıllara ilişkin olarak düzenlenen ve ihtilaftan dolayı günümüze kadar kayıtlara alınmayan fatura bedellerinin genel muhasebe ilkelerine uymak ve ilgili yıl gelir hesaplarıyla bağlantı kurulması suretiyle 2012 yılı defterlerine kaydedilmesi mümkün bulunmaktadır.
KATMA DEĞER VERGİSİ YÖNÜNDEN:
KDV Kanununun "Vergi İndirimi" başlıklı 29/1 inci maddesinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri; 29/3 üncü maddesinde, indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği; 29/4 üncü maddesinde de Maliye ve Gümrük Bakanlığının vergi indirimi uygulamasında doğabilecek aksaklıkları, vergi mükerrerliğine ve vergi muafiyetine meydan vermeyecek şekilde, bu Kanunun ana ilkelerine uygun olarak gidermeye ve indirimle ilgili usul ve esasları düzenlemeye yetkili olduğu hükümlerine yer verilmiştir.
Aynı Kanunun 34/1 inci maddesinde, yurt içinden sağlanan veya ithal edilen mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar üzerinden ayrıca gösterilmek ve kanuni defterlere kaydedilmek suretiyle indirilebileceği; 35 inci maddesinde ise malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vuku bulduğu hallerde, iade olunan malların fiilen işletmeye girmiş olması ve bu girişin defter kayıtları ile beyannamede gösterilmesi şartı ile vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellefin bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükellefin ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu dönem içinde düzelteceği hükümleri yer almaktadır.
Buna göre, şirket adına düzenlenen geçmiş yıllara ait gecikme faizi faturalarında yer alan KDV tutarları, söz konusu belgeler vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak kaydıyla kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde indirim konusu yapılabileceğinden vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılından sonra kanuni defterlere kaydedilen belgelere istinaden indirim hakkından yararlanılması mümkün değildir.
Ancak, dava sonucu gecikme faizi ile birlikte ödenmesine hükmolunan faiz tutarları için adı geçen şirket tarafından düzenlenecek faturalarda gösterilen KDV tutarı, Kanunun 29 ila 34 üncü maddesindeki hükümler çerçevesinde söz konusu belgelerin vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim aşılmamış olmak kaydıyla kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde indirim konusu yapılabilecektir.
Koray ATEŞ
SMMM-E. Öğretim Görevlisi
korayates@muhasebetr.com
(10.01.2013)
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.