Rüknettin
Kumkale
Yeminli Mali Müşavir
ANONİM ŞİRKETLERDE
DENETÇİLER
(
Seçilmeleri – Nitelikleri – Görevleri – Sorumlulukları )
1.DENETÇİLERİN SEÇİLMELERİ
Anonim Şirketlerin
ani olarak kuruluşunda anasözleşme ile bir yıl için seçilirler. Bundan sonraki
seçimlerde ancak üç yıla kadar seçilme imkânları bulunmaktadır.
Türk Ticaret
Yasamızın 289. maddesi hükümlerine göre şirketin tedrici olarak kuruluşu
sırasında, ilk denetçiler kuruluş genel kurulu tarafından bir yıl için
seçilmektedirler.
1.2.2. Olağan
Genel Kurul Toplantısı ile
Denetçiler
şirketin faaliyetinin devamı süresince yıllık olağan genel kurul
toplantılarında en çok üç yıl için seçilebilmektedirler (T.T.Y. 347 ve 369).
1.3. Boşalan
Denetçi Yerine Atama
Bir denetçinin,
ölümü, istifası, bir maniden dolayı görevini yapamayacak halde bulunması, veya
sair sebeplerden dolayı görevinden ayrılması halinde, eğer denetçi birden fazla
ise diğer denetçiler genel kurulun ilk toplantısına kadar görev yapmak üzere
ayrılan kişinin yerine birisini seçerler.
Denetçi bir
kişiden ibaret ise, genel kurulun ilk toplantısına kadar görevli olmak şartıyla
her münferit hak sahibinin veya yönetim kurulu üyelerinden her birinin talebi
üzerine şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesi tarafından bir denetçi
atanır.
2. DENETÇİLİK GÖREVİNİN SÜRESİ
Şirketlerin kuruluşunda
denetçiler anasözleşme ile bir yıl için seçilebilmektedirler. Anasözleşmeye de
bu yönde bir madde konulabilir.
2.2. Genel Kurul
Kararı ile Seçilmede Süre
Şirketin
kuruluşundan sonra olağan genel kurul toplantılarında denetçiler en çok üç yıl için
seçilebilirler. Anasözleşmeye bu hakkı kısıtlayıcı hüküm konulabilir.
a. Denetçilik, ölüm, istifa, bir maniden
dolayı vazife yapamayacak halde bulunması, iflas, hacir altına alınma, ağır
hapis cezasıyla cezalandırılma, sahtekârlık, emniyeti suistimal, hırsızlık,
dolandırıcılık suçlarından dolayı mahkumiyet alma, gibi hallerden dolayı sona
erer (T.T.Y. Md: 351).
b. Genel
kurul kararı ile azil olması,
c. Genel kurulda ibra olduktan sonra tekrar seçilmemesi,
d. Yönetim kurulu üyeliğine, seçilmesi veya şirkette işe
girmesi halinde, bu iki görevinden birisini tercih etmek zorundadır.
e. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkması halinde
yasal (T.T.Y. Md: 347) şansı kalmaz ise.
4. ANONİM ŞİRKETLERDE
DENETÇİLERİN NİTELİKLERİ
4.1. Denetçiliğe
Seçilmenin Genel Şartları
Denetçiliğe
seçilecek kişilerin aşağıdaki şartları taşıması gerekir.
· Reşit
ve mümeyyiz olmak,
· Yönetim
kurulu üyelerinin usul ve füruundan (altsoy ve üstsoy) biri ile eşi ve üçüncü
dereceye kadar (bu derece dahil) kan ve sıhri (kayın) hısım olmamak,
· İflas
etmemiş olmak,
· Hacir
altında olmamak,
· Ağır
hapis cezası ile veya sahtekârlık, emniyeti suistimal, hırsızlık,
dolandırıcılık suçlarından
dolayı hükümlü
olmamak,
· Aynı
zamanda yönetim kurulu üyesi veya şirket çalışanı olmamak,
· Denetçi
bir ise onun, birden çok ise yarısından fazlasının Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşı olmak,
· Devlet
Memuru olmamak, 657 Sayılı Devlet Memurları Yasasının 28'inci maddesi hükmü
saklıdır.
· Özel
mevzuat ve/veya şirket anasözleşmesi ile getirilen özel şartları taşımak,
· Denetçiliğe
genel kurul toplantısında bizzat hazır bulunmayanların seçilmeleri bunların bu
göreve aday olduklarını seçimden önce imzası noterden onaylanmış yazılı beyanda
bulunmalarına bağlıdır.
a. Medeni Hakları
Kullanma Ehliyetine Sahip Olmak
Bir kimsenin
denetçi olabilmesi için en önemli ön şart kişinin medeni hakları kullanma
ehliyetine sahip olması gereğidir.
Anonim Şirketlerde
denetçiler pay sahibi olan veya olmayan kişiler arasından seçilebilmektedirler
(T.T.Y. Md: 347).
c. Türkiye
Cumhuriyeti Vatandaşı Olma Şartı
Şirketin denetçisi
bir kişi ise bu denetçinin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması şartı vardır.
Denetçi birden fazla ise yarısından bir fazlasının Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşı olması mecburiyeti bulunmaktadır.
d. Tüzel Kişinin
Denetçi Olarak Seçilemeyeceği
Yasamızda
denetçilik şahsi sorumluluk isteyen bir görev yeri olarak düşünülmüştür.
Türk Ticaret
Yasamızın 351. maddesinde bir denetçiliğin açılması ile ilgili noktalar
belirtilirken sözü edilen, "denetçinin hacir altına alınması, ağır hapis
cezasıyla veya sahtekârlık, emniyeti suistimal, hırsızlık, dolandırıcılıkdan
mahkumiyet" gibi hususlar ancak gerçek kişileri ilgilendirmektedir.
Buradan
kaynaklanan fikir ile tüzel kişinin denetçi olamayacağı kanaatına
varılmaktadır. Ancak tüzel kişi temsilcisinin denetçi olabilme imkânı tabii ki
vardır.
Şirket anasözleşmesine denetçiliğe seçilecek kimseler için özel ve
seçilmeyi ağırlaştırıcı şartlar konulabilir. Örneğin "Denetçi seçilmek
için Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ünvanına sahip olmak şarttır" gibi.
4.2. Denetçiliğe Seçilme Engelleri
4.2.1.
Denetçilerin Nitelikleri
Yukarıdaki 8.3.
no.lu paragrafta gösterilen denetçilerin nitelikleri aynı zamanda denetçiliğe
seçilme engeli olarak da kullanılabilecektir.
4.2.2. Yönetim
Kurulu Üyeleri ile Olan Akrabalık
Türk Ticaret
Yasasının 349. maddesine göre yönetim kurulu üyelerinin usul ve füruundan
biriyle eşi ve üçüncü dereceye kadar (bu derece dahil) kan ve sıhri hısımları
denetçi seçilemezler, eğer bilinmeden seçilmişlerse derhal çekilmek
durumundadırlar.
Türk Ticaret Yasamızın 347. maddesi ile getirilen şartlara göre bir
yönetim kurulu üyesinin denetçi olarak seçilme imkânı bulunmamaktadır. Diğer
bir anlatımla, yönetim kurulu ve denetim kurulu (denetçilik)'nun Anonim
Şirketlerde birer organ olduğu kabul edildiğine göre bir kimsenin aynı anda bu
iki organın üyesi olma imkânı bulunmamaktadır.
Türk Ticaret
Yasamızın gene 347. maddesine göre şirketin memurlarının diğer bir anlatımla
şirkette personel olarak çalışan bir kişinin şirketin denetçisi olma imkânı
yoktur.
5. ANONİM ŞİRKETLERDE
DENETÇİLERİN GÖREVLERİ
Denetçilerin görevleri şirketin iş ve
muamelelerini murakabe etmektir. Denetçiler özellikle şu işleri yapmak
zorundadırlar.
a. Yönetim kurulu üyeleriyle iş birliği
ederek bilânçonun tanzim şeklini tayin etmek,
b. Şirket muamelelerinden bilgi edinmek ve
lüzumlu kayıtların intizamlı tutulmasını sağlamak maksadıyla hiç olmazsa altı
ayda bir defa şirketin defterlerini incelemek,
c.. Üç aydan fazla ara vermemek kaydıyla sık
sık ve ansızın şirket veznesini teftiş etmek,
d. En az ayda bir defa şirketin defterini
inceleyerek rehin veya teminat, yahut şirketin veznesinde saklanmak üzere vedia
(emanet) olarak teslim olunan her nevi kıymetli evrakın mevcut olup olmadığını
tahkik ve kayıtlara tatbik eylemek,
e. Anasözleşmede pay sahiplerinin genel
kurul toplantılarına iştirakleri için gerekeceği bildirilen şartların yerine
getirilip getirilmediğini incelemek,
f. Bütçe ve bilânçoyu murakabe etmek,
g. Tasfiye muamelelerine nezaret etmek,
h. Yönetim kurulunun ihmali halinde adi ve
fevkalade olarak genel kurulu toplantıya davet etmek,
ı. Genel kurul toplantılarında hazır
bulunmak,
i. Yönetim kurulu üyelerinin Yasa ve
anasözleşme hükümlerine tamamıyla riayet eylemelerine nezaret etmek.
Murakıpların yukarıda yazılı murakabe
yetkileri anasözleşme veya genel kurul kararı ile tahdit (sınırlama) olunamaz
(TTY. Md: 358).
j. Denetçiler, yönetim kurulu
toplantılarında müzakere ve oya iştirak etmemek şartıyla hazır bulunabilirler
ve münasip gördükleri teklifleri yönetim kurulu ve genel kurulun olağanüstü
toplantısının gündemine ilave ettirebilirler.
k. Şikayetleri
tahkik görevi; her pay sahibinin şirketin yönetim kurulu üyeleri veya müdürleri
aleyhine denetçilere müracaat etme hakkı vardır. Denetçiler bu müracaatı
tahkike mecburdurlar. Tahkikat neticesinde şikayet edilen hadiselerin gerçek
olduğu tespit edilirse durum denetçilerin yıllık raporuna yazılır.
Esas sermayenin onda birine sahip
ortaklar (Azlık) denetçilere şikayetlerini tahkik konusunda müracaat ettikleri
takdirde, denetçilerin fikir ve yorumlarını raporlarında bildirmeye ve lüzum
gördükleri takdirde genel kurulu olağanüstü toplantıya davete mecburdurlar
(T.T.Y. Md: 356).
l. Yönetim
Kurulu Üyeleri Aleyhine Dava Açılması (T.T.Y. Md: 341) Yönetim kurulu üyeleri
aleyhine, şirket adına dava açılabilmesi için genel kurulun dava açma kararı
alması gerekmektedir.
Genel kurul böyle bir karar almadığı
takdirde esas sermayenin en az onda birini temsil eden pay sahipleri de dava
açılması lehinde oy verebilmekte ve talepte bulunabilmektedir.
Genel kurulun dava açılması kararı veya
azlığın talep tarihinden itibaren şirketin bir ay içinde davayı açması
gerekmektedir.
Şirket namına davayı açmak yetkisi
denetçilere aittir. Bu durumda genel kurul tarafından bu şekilde bir karar
alınmışsa hatta denetçiler yönetim kurulu üyeleri hakkında dava açılmaması
hakkında oy kullansalar bile genel kuruldan çıkan karara göre, hareket etmeleri
ve şayet bu karar dava açılması şeklinde ise davayı açmaları gerekmektedir.
Yasamızda bu bir aylık sürenin hak
düşürücü bir süre olduğu konusunda bir hüküm bulunmamaktadır. Bu sürenin
geçmesiyle de davanın açılabileceği yasa tarafından kabul edilmektedir. Bu
durumda oluşacak sorumluluk denetçilere aittir.
m. Genel kurul kararları aleyhine iptal
davası açılması
Şirket genel kurulunun aldığı kararların
yerine getirilmesi denetçilerin şahsi sorumluluklarını gerektirdiği takdirde
denetçilerden her birinin, kararın iptali için dava açma yetkisi bulunmaktadır
(T.T.Y. Md: 381). Ancak, davanın kararın alındığı tarihten itibaren hak
düşürücü müddet olarak kabul edilen 3 ay içinde açılması gerekmektedir.
n. Yıllık Rapor Tanzimi Görevi
Denetçiler her yıl sonunda şirketin hal
ve durumuna, yönetim kurulunun tanzim ettiği bilânçoya ve sair hesaplara ve
dağıtılmasını teklif ettiği kazançlara müteallik yönetim kurulunun vereceği
rapor ve sair evrak hakkındaki mütalaalarını da içeren bir raporu genel kurula
vermekle mükelleftirler.
Böyle bir rapor alınmadan genel kurul
bilânço hakkında karar veremez.
o. İhbar Mükellefiyetleri
Denetçiler vazifelerini ifa esnasında
idare işlerine ait olmak üzere öğrenecekleri noksanlık ve yolsuzlukları veya yasa
veya anasözleşme hükümlerine aykırı hareketleri, bunlardan mesul olanın üstü
olan makama ve yönetim kurulu başkanına ve mühim durumlarda genel kurula ihbar
ile mükelleftirler.
6. ANONİM ŞİRKETLERDE DENETÇİLERİN
SORUMLULUKLARI
6.1. Müteselsil Sorumluluk Hali
Denetçiler, yasa ve
anasözleşme ile kendilerine yükletilen görevlerini hiç veya gereği gibi
yapmamalarından doğan zararlardan dolayı kusursuz olduklarını ispat etmedikçe
müteselsilen sorumludurlar.
6.2. Yönetim Kurulu ile Denetçilerin Müşterek Müteselsil
Sorumluluk Halleri
6.2.1. Kuruluştan Doğan Sorumluluk
Şirketin kurulmasından sonra ilk yönetim
kurulu üyeleriyle, denetçiler şirketin kuruluşunda yolsuzluk vaki olup
olmadığını incelemekle yükümlü bulunmaktadırlar.
Bu hususta ihmalleri anlaşılır ve bu
yüzden oluşacak zarar karşılığı tazminat kuruculardan alınmamış olursa inceleme
görevini ihmal eden yönetim kurulu üyeleri ve denetçiler müteselsilen sorumlu
olmaktadırlar.
6.2.2. Sermaye Artırımından Doğan Sorumluluk
Türk Ticaret Yasasının 392. maddesinde,
sermaye artırımında kanuni hükümlere riayet olunmamasından doğan sorumluluktan
yönetim kurulu üyeleriyle denetçilerin şirkete, pay sahiplerine ve üçüncü
şahıslara karşı sorumlu olacakları belirtilmiştir.
6.3. Özel Olarak Sayılan Sorumluluk Halleri
6.3.1. Genel Kurul Kararları Aleyhine Suiniyetle İptal
Davası Açılması
Türk Ticaret Yasasının 381. maddesi genel
kurul kararlarının iptali için yönetim kurulu üyelerine tanıdığı iptal davası
açma hakkını denetçilere de tanımıştır.
Denetçiler şahsi sorumlulukları
gerektirdiği takdirde genel kurul kararının iptali için dava açabilmektedirler.
Ancak bu davanın suiniyetle (kötü
niyetle) açılmaması gerekmektedir.
6.3.2. Sırların İfşa Edilmemesi Sorumluluğu
Denetçiler vazifelerini yaptıkları sırada
öğrendikleri hususları münferit pay sahiplerine ve üçüncü şahıslara ifşa
edemezler. (açıklayamazlar)
Kaynak: alomaliye.com (1 Nisan 2005)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.