Prof.Dr. Şerafettin SEVİM*, Öğr.Grv. Mesut ÖNCEL*
ÖZET
“ Bilginin
verimi, bir ülkenin, bir sanayinin,
bir şirketin rekabet edebilirlik durumu açısından
giderek en önemli bir faktör durumuna gelecektir.”
PETER F. DRUCKER
GİRİŞ
Günümüzde yaşadığımız gelişmeler bilişim teknolojilerinin sonucu olan bilgi birikimi ile şekillenmektedir. Bunun sonucu olarak ekonomik, sosyal, politik anlamda değişimlerin temelini bilişim teknolojilerindeki gelişmelerden oluşmaktadır.
İnsanlar arası ulaşımın kolaylaşması, ülkeler arasındaki ticaretin artması telefon,radyo, televizyon gibi klasik bilgi teknolojisi araçlarının yanında, bilgisayar ve buna bağlı donanımların geliştirilmesi, internet teknolojisi, mobil telefonların geliştirilmesi, ile elde edilen bilgi birikimi bir taraftan bireyleri, bir taraftan kurumları ya da toplumu etkilemektedir.
1990 ‘lı yıllara geldiğimizde bilişim teknolojilerinde yaşanan
gelişmeler yakın gelecek için sinyallerini önceden veren dijital çağın
başlangıcını oluşturmaktadır. Öyle ki
20-30 yıl gibi süreçte yaşanan değişimler son 10 yılda daha radikal değişimlerin yaşanmasını gerekli kılmıştır. Peter Drucker yukarıdaki sözü söylediğinde 1990’lı yılların başı idi, şimdi bu sözün söyleminden 10 yıl içinde gerçekleşmesi bunun bir kanıtıdır. Burada Drucker’ ın vurguladığı bilgi birikiminin verimli kullanılması, e bu birikime katkı sağlanması ile bir ülkenin, bir sanayinin, bir şirketin rekabet edebilirlik durumu açısından önemli bir faktör durumuna gelmiştir. Böyle bir oluşum bilgi birikimini aynı zamanda bilgiyi yönetmek hem de katkı sağlamak böylelikle rekabet edebilme açısından ele alındığında bilgi birikimini kullanmak ve katkı sağlamak stratejik bakış açısını gerektirir.
Bu çalışmamızın amacı, bilişim teknolojisindeki değişimleri stratejik bakış açısı vermeyi amaçlamaktadır. Bu amaçla çalışmanın ilk bölümünde kavramsal tanımlar verilmiştir. Bilişim, bilişimin kapsamı ve alt unsurlarını teşkil eden insan,yazılım,donanım ve yönetim konusu stratejik bakış açısıyla ele alınmıştır.
Günlük hayatımızda bildiğimiz ya da bildiğimizi zannettiğimiz bir çok kelime bize yanılgıya götürmektedir. Bilginin bu denli önemli olduğu yaşamımızda kavram olarak doğru şekilde ifade edememekteyiz. Türkçe’ de “bilgi” denildiğinde İngilizce data-information ve knowledge üçlüsü yani veri-enformasyon-bilgi olarak anlaşılmaktadır. İngilizce’ de farklı anlamlar ifade eden bu terimler için Türkçe’ de sadece “bilgi” karşılığı olarak kullanılmaktadır. Oysa bunlar arasında önemli nüans farklılıkları söz konusudur.[1][1]
Bilgi, “bir iş veya konu veya varlık hakkında bilinen şey” ya da bilgi kullanıcının bir iş veya konu bir varlık hakkında bildikleri şeklinde ifade edilir.[2][2]
Veri (data) çeşitli
eylemlerin, olayların, gerçeklerin veya oluşumların her türlü ifadesidir. Bilgi
(information) veriden elde edilir.[3][3]
Veri bilginin işlenmemiş (ham) halidir.
Örneğin,
Veri, information ve knowledge kavramlarını iletişim olayı çerçevesinde ele alacak olursak, şu şekilde değerlendirme yapmak mümkündür. Her eylem, olay, gerçek veya oluşumun bir veri kaynağı kimliğindedir. Bu durumda veri, kaynağın bir fonksiyonudur.[4][4] Şekil 1’ de görüldüğü gibi veri, kaynağından bir mesaj olarak doğar iletişim kanalı ile iletilir. Bunun sonucunda information doğar. Bir başka ifade ile information veri kaynağı ve iletişim kanalının bir fonksiyonudur. İnformation, bir veya daha fazla alıcıya bir mesaj olarak eriştiğinde, alıcılar aynı mesajı farklı farklı algılarlar, farklı farklı değerlendirirler ve farklı knowledge’ ler olarak kendilerine mal ederler.[5][5]
ŞEKİL 2 : İnformation ve Knowledge kavramları arasındaki fark (Tüm alıcılar aynı
information alıp farklı knowledge’lara sahip oluyorlar)
Bilginin yaşam evresi şu şekilde sıralanabilir;
1. 1. 1. 1. Bilginin ortaya çıkması ( doğması)
Bilginin ekonomik girdi olarak birincil faktör durumuna geldiği bilgi ekonomisinde bir şirketin sermayesinden çok, sahip olduğu bilgi pazarında varolmasını ve büyümesini sağlar. Bilgisayar ağları, şirket içinde ve şirket dışında birçok bilgiye ulaşmayı imkan vererek şirketlere esneklik kazandırmaktadır. Örneğin, İnternet ve benzeri bilgi ağları çeşitli konularda bilgi derleyen İnternet siteleri şirketler için bilgiye ulaşmada büyük bir bilgi kaynağıdır.
2. 2. 2. 2. Bilginin veri olarak kaydedilmesi
Günümüzde bilgisayar teknolojisi ve buna bağlı yeni donanımların gelişmesi bilginin kaydedilmesi aşamasında son derece kolaylaştırmıştır. Otomatik barkod okuyucuları, taşınabilir veri depolama ortamları bilginin kaydedilmesi aşamasında kolaylıklar getiren teknolojilerden bazılarıdır.
3. 3. 3. 3. Bilginin işlenmesi (information)
Cd- hard disk, dvd gibi ortamlara bilgi saklama günümüzde kolay ve her yerde kullanılabilir hale gelmiştir. İşletmeler için cd’ lere bilgi saklama bilgi saklama maliyetlerini de düşürmüştür.
4. 4. 4. 4. Bilginin değerlendirilmesi
Kişisel bilgisayarın yaygınlaşması ve kullanımının daha kolay hale gelmesi diğer yandan geliştirilen yazılımların da bilgi kullanımı kadar bilgi paylaşımını sağlaması şirketlerde bilgi sistemlerinin yaygınlaşmasında önemli bir faktördür.
5. 5. 5. 5. Bilginin aktarılması
Networkler ( intranet, ekstranet, v.b.) sayesinde bilgilerin farklı kullanıcılara elektronik ortamda aktarılması mümkün hale gelmiştir. Yakın geçmişte bu iletişim sadece yazıların elektronik ortamda aktarımını izin verirken şimdi çoklu ortam (multimedia) aktarımını on-line erişebilmeyi imkan kılmaktadır
.
6. 6. 6. 6. Bilginin arşivlenmesi
Elde edilen bilgilerin tekrar kullanılmak üzere kayıt edilmesi önem taşımaktadır. Ancak burada kayıt edilen ortamın günümüzde dosya,klasör gibi klasik kağıtlar üzerinden ziyade elektronik ortamda kayıt söz konusu olacaktır. Öyle ki bir gazetenin 5 yıl önceki herhangi bir günün gazetesi gerektiğinde bu bilgiye ulaşmada sadece çalışanlar değil, toplumunda kullanabileceği şekilde dizayn edilmektedir. İnternet teknolojisi ile birlikte elektronik ortamda bilgilerin erişilebilmesi sağlanmaktadır.
İçinde bulunduğumuz çağ, son 30-40 yıl içinde bir çok defa isim değiştirdi; Uzay çağı , elektronik çağ, bilgisayar çağı gibi isimlerin yanında bugünlerde dijital çağ olarak da isimlendirilmektedir. Ancak çağın adı ne olursa olsun elde edilen bilgi birikimleri insanlığı etkilemektedir.
Ancak yakın bir gelecekte etkisini daha baskın bir biçimde gösterecek olan dijital çağ , günümüzde, bilişim olarak ele alınmaktadır [6][6]
Bilişim teknolojisini doğuran temel bulgu; bellekte program depolama, depolanmış bilgiye erişme ve iletişim bütünlüğüdür. Yani bilişimin temelini; bilgi ve bilgiyi işleyen bilgisayarlar oluşturmaktadır[7][7]
Bilgisayarlarla birlikte; istenilen bilgileri istenildiği kadar depolayabilen, bunları işleyen ve yeni bilgiler üreten bilişim teknolojisi insanlığın hizmetine sunulmuştur.
Bilişim terimi; bilginin kodlanması, aktarılması, özetlenmesi, ilişkilendirilmesi, raporlanması gibi tüm işlemleri kapsayan oldukça geniş anlamlı bir terimdir; özellikle elektronik iletişim ve bilgi işlemi içermektedir[8][8]
Bilişim; temelinde bilgi bulunan ve bilginin işlenmesi, üretilmesi, saklanması, ulaştırılması gibi problemleri çözümleyen bir araştırma ve uygulama alanıdır.[9][9]
Bir başka tanıma göre bilişim; bilgisayar yazılımı, bilgisayar donanımı, bilgisayar iletişimi ve tüm bunların sistem entegrasyonudur. Bilişim sistemi ile bilgisayarın kullanıcısı ve bilgisayar birimi arasında bilgi iletişimi sağlanabilmekte; kullanıcı ile bilgisayar arasında diyalog kurulmakta ve kullanıcı kendisine ulaşan bilgilerle ilgili sorular sorup, yanıtını alabilmektedir.
ŞEKİL 3: Bilişim
sisteminin alt unsurları
Bilişim teknolojisi ise, bir örgütün taşıdığı misyonu gerçekleştirmek için ihtiyaç duyduğu bilgiyi yönetecek kaynaklarla ilgili bir kavramdır.[10][10]
Bilişim teknolojisi, bilgisayar ve iletişim teknolojilerinin,
özellikle iletişimin alt yapısındaki gelişmelerin ortaya çıkardığı, her tür
verinin elde edilmesi, işlenmesi, depolanması ve dağıtılması konusunda yeni ve
sürekli gelişmelere neden olan bir teknolojidir.[11][11]
Bilişim; bilginin üretilmesi, iletişimi ve kullanılmasında
yararlanılan araçlar, teknikler ve kavramların bir bütünü olarak ifade
edilebilir.
Bilişimi; girişimcilikte karar ve yönetim için gerekli olan bilginin toplanması, işlenmesi, değerlendirilmesi, dağıtımı ve kullanımı olarak da tanımlayabiliriz[12][12]
Bu tanımları çoğaltmak mümkündür. Böylece bu tanımların birbirine
çok yakın anlamlar taşıdıklarını da görebiliriz.
İNSAN
YAZILIM
DONANIM
YÖNETİM
Türkiye bilgi teknolojilerinin gözde pazarı olmaktan çıkıp,
bilgi teknolojilerinin üretildiği merkez konumuna gelmelidir.
Bunu sağlayabilmenin yolu da bilgiyi yönetmek ve bu bilgi birikimini
insanlığın yarına katkı sağlayarak kuruma ya da ülkenin kalkınmasında kullanmak olmalıdır.
Gelecek on yılda bilgi teknolojilerinin rolü daha da artacaktır. Bu
teknolojileri kullanmamak olanaksızdır. Bilgisayar kullanımı dünyanın her
yerinde hızla artmaktadır. Ancak bu teknolojinin üretimi aynı mekanlarda
sınırlı kalmaktadır.
Türkiye’ de TÜBA, TÜBİTAK ve TTGV işbirliğiyle “Enformatik Alanına Yönelik Bilim, Teknoloji ve Sanayi Politiları Çalışma Grubu Raporu” Mayıs 1995’ te hazırlanarak ilgili kişi ve kurumlara gönderilmiştir. Bu raporda ifade edildiği üzere, Türkiye, enformasyon teknolojileri alanında bir atılım yapma kararı almasa da uluslararası siyasal ve ekonomik dengelerden dolayı bu teknolojinin kullanıcısı olma zorunluluğundan kurtulamayacağı gerçeğini, enformatik alanda kararlar verilirken mutlaka dikkate alınmalıdır. Bu yüzden Türkiye çok büyük paralar ödeyerek almak zorunda kalacağı enformasyon teknolojisi ürünlerinin bir kısmını geliştirerek önemli ekonomik faydalar sağlayabilir, sınırlı ulusal kaynaklarını bu alanda verimli kullanabilir.[13][13]
Bilişim teknolojilerini eğitim kurumlarına ya da diğer kamu
kuruluşlarına sağlarken bir yandan büyük paralar ödeyerek gerçekleşmekte diğer
yandan bu teknolojiler verimli kullanılmadan teknolojik ömrünü yitirmiş bir
teknolojik çöplüğü haline gelmektedir.
1.3.2. 1.3.2. 1.3.2. 1.3.2. İşletmeler Açısından Önemi
21. yy. girerken
Bill Gates “bilgi parmaklarınızın ucunda” diyordu. İş yaşamında önemi gittikçe
artan elektronik ticaret bilişim teknolojilerinden elde edilen birikimin
sonucudur.
Bilişim teknolojilerindeki değişmeler elektronik ticareti getirmiş,
şu an için ortaya çıkan “elektronik piyasa” dünya ekonomisinin çok küçük bir
parçasını oluşturmasına karşın, yapılan araştırmalar yine yakın gelecekte dünya
ticaretin önemli derecede rol oynayacağını göstermektedir.[14][14]
Bilgi ve iletişim teknolojilerinin hızla yayılması dünyada sınırları
aşan ölçülerde mal ve hizmetlerin tüm dünyaya tanıtabilme olanağına sahiptir.
1990 yılında sadece birkaç akademiyen Web’i tanırken, bugün en az 50 milyon
insanın Web sayfalarında gezindiği tahmin edilmektedir.[15][15]
Elektronik ticarette maliyetinin düşük olması, pazarlama sorunlarını
ortadan kaldırması, koordinasyonu artırması gibi konularda çözüm teşkil
etmesinden dolayı özellikle ülkemizde faaliyet gösteren KOBİ ‘ ler için önem
arz eden stratejik bir konudur. Yakın gelecekte elektronik ticarette yer almak
isteyen bu işletmeler hala geç kalmış sayılmaz.
Elektronik ticarete geçilmesi için, üst kademe yöneticilerinin şirket stratejisinin oluşturulmasına bilgi teknolojilerinin katkıda bulunabileceği konusunda hemfikir olmalıdır. Son 1-2 yıl içerisinde gerçekleştirilen teknolojik gelişmelerle birlikte şirket başkanı şirket teknolojisini yeniden yönetme fırsatı buldu. Ancak bu yönlendirme üç koşula bağlı olarak gerçekleşmektedir. [16][16]
Bu nedenle bilgi teknolojisi işletme açısından stratejik bir kaynak
olarak görülmelidir.
2. 2. 2. 2. Bilişim Teknolojilerinde Yeni Yönelimler
Bilişim teknolojilerindeki yönelimleri şu şekilde sıralayabiliriz;
Bilişim teknolojilerinin değişimi ve onun ürettiği bilgi, insan niteliğini de değiştirmiştir. Geleceğin bilişim teknolojisi çalışanları teknik olarak bilgili olacak, ancak üniversitede bilgisayar bilimi veya mühendisliği görmüş olması şart görülmeyecek.[17][17]
Geleceğin bilişim teknolojisi çalışanı tüm yaşamını ve kariyerini bilişim teknolojilerine adamış bir insan olmayacak. Bu mobil profesyoneller bilişim teknolojisi ve diğer işletme birimleri arasında geçişler yapacaklar, çalışmaya ara verecekler ve çalışma saatlerinden bir kısmını eğitimine ayırıp işletmelerin bu çabalarını desteklemesini isteyeceklerdir. Yüksek performanslı çalışanlar, şu özelliklere sahip olacak;[18][18]
· · · · Analitik yaklaşım : Teknoloji ve işletmeler arasındaki ilişkileri gören, anlayışlı, mantıklı ve mükemmel
· · · · İletişim kurabilme : Çekici, lider, motive edici ve sözünü dinleten
· · · · Adaptasyon : Belirsizliklerin üstesinden gelebilen, değişime kolay ayak uydurabilen
· · · · Girişimcilik : İşi büyütebilmek için bilişim teknolojilerini kullanabilen, insiyatif sahibi
Geleceğin bilişim teknolojisi çalışanları geleneksel teknisyenden daha profesyonel hareket edecekler ve işleri, kariyerleri konusunda daha fazla motivasyon sahibi olacaklardır. Öyle ki, işletmeler zorlayıcı görevler ve kariyerlerde ilerleyici fırsatı sunmadıkları taktirde bu yeni çalışan türünü elinde tutmakta zorlanacaklardır. Çalışmaların işletmenin stratejik bütünlüğüne ne kadar katkıda bulunduğuna ilişkin daha fazla yorum talep edecekler. Pazarlama ve müşteri hizmetleri gibi e-ticaret çalışmaları nedeniyle diğer departmanlarla sıkı bir işbirliği içinde olacaklardır.[19][19]
Bilginin hızla üretilip hızla tüketildiği çağda ayakta kalmak elbette mevcut yapılanmayı esnek halde dizayn edilmesini gerekli kılar. Bundan 10 yıl kadar öncesinde bilgisayarların işletme yönetimine etkileri araştırma konusu olmaktaydı yani elle kayıt ortamı gerçekleştirilirken bilgisayara dayalı bilgi işlemenin kurumlara neler kazandıracağı araştırılmakta idi. Oysa günümüzde bilgisayarsız bir işyeri düşünülemez olmuştur. 10 yıl gibir süreç içerisinde bilgisayar teknolojisine geçmiş olan işletmeler bugün yine yeni bir yapı ile karşı karşıyalar. Elektronik ticaret adı verilen bu yapıda işletmeler organizasyon yapılarını reorganize edememektedirler.
Bu gelişmeler bize şunu gösteriyor ki bilişim teknolojileri geliştikçe işletmeler mevcut yapıları değiştirmekte güçlük çekmektedir. Bunun da sebebi bu gelişmeleri stratejik bakış açısıyla değerlendiremeden yoksunluktur. Daha yakın gelecekte de ne olacağı konusunda hiç bir kuruluşun tesbiti yoktur.
Ekonomik anlamda kıyasıya rekabet yaşandığı günümüzde,
küreselleşme olgusu, ekonomik sınırların ortadan kalkması neticesinde
organizasyonlara daha dikkatli davranmaya, pazarın değişen koşullarına ani tepki
vermeye, müşteri memnuniyetinin ötesine geçmeye zorlamıştır. Bu ise ancak
faydalı bilginin üretilebilirliği ve kullanılabilirliği oranında
gerçekleşecektir yani bilginin stratejik olarak yönetimine bağlıdır.
Bir organizasyonun bilgiyi, dolayısıyla bilişim sistemlerini bir koz olarak kullanabilmesi için, öncelikle o organizasyonun bilişim sistemlerini kullanabilecek alanları ve noktaları belirlemesi ve bu alanlarda yoğun araştırma yapmış olması gerekmektedir. Bu konu üzerinde iki model geliştirilmiştir.[20][20] Bunlardan birincisi, Rekabetçi Güç Modeli’ dir. Bu modele göre organizasyon içinde bulunduğu çevreden sürekli tehdit! Bu tehditler rakip firmalardan olabileceği gibi, yeni bir firmanın pazara girmesi, tedarikçilerin siparişleri aksatması gibi sorunlar da olabilir. Bu durumda organizasyonun gerçekleştirebileceği tek alternatif bu tehditlere karşı pazarlık yapma şansını artırmak kısaca güçlü olmaktır. Bu gücü yakalamak için, ürün veya hizmet farklılaştırma, müşteri odaklama, odak farklılaştırması, maliyet odaklanması bunlardan bazılarıdır.[21][21] İkinci model,Değer Zinciri Modeli’dir. Bu modelde organizasyon yeni bir odaklanmaya gitmez. Organizasyon işlemlerini birer zincir halkası olarak görür ve her bir halkanın değerini artırmayı hedefler. Bunun sonucunda üretkenlik artırımı, maliyet azaltılması sağlanmak hedeflenmiştir. Bu modellerin en güzel örneği bilişim sistemlerini yoğun olarak kullanan bankalar için tasarlanan otomatik para çekme makinalarıdır.
SONUÇ
Bilişim teknolojilerinin gelişimini aynı endüstri devriminin gerçekleştiği gibi müdahelesi mümkün olmayan, hiç bir kuruluşun ya da devletin tekelinde olmayan bir yapıdadır. O halde ülkemiz önümüzdeki 20 yıl içerisinde bilişim teknolojilerinin gözde pazarı olmaktan çıkıp stratejik işbirliklerine gidilerek kendi donanımını, kendi yazılımını üreten bir ülke olmalıdır. Şu bir gerçektir ki teknolojik bağımlılık sömürgenin yeni adıdır, bu bağımlılık ancak eski teknolojilerin kullanımı gerektirir. Bu da olsa olsa ülkeyi fakirleştirir. Bunun sonucu olarak işletmeler ve bireyler olarak bizler de etkilenmeye devam ederiz.
Bilişim teknolojilerimi katkı sağlamada gerek birey açısından gerekse kurumsal açıdan tek başına yeter katkı sağlanamayacağının dolayısıyla bu konunun makro anlamda stratejik bakış açısıyla değerlendirmesini gerekli kılmıştır.
Son söz olarak toplumsal kalkınmanın temeli, bilişim teknolojilerini üretip etkin bir şekilde kullanmaktan geçmektedir.
KAYNAKÇA
· · · · DAVİS William S., “An Introduction to Business Information Systems” , West Publishing Company, Minneapolis, 1995.
· · · · DEMİRCAN Levent, MOLTAY Alta, “Bilgiyi Yönetmek”, Beta Basım, Mayıs, 1997
[1][1] SARIHAN Halime, “Bilişim Sistemleri ve Bilgi Ekonomisine Geçiş”,Byte Türkiye, Haziran, 1997, s.156-157
[2][2] SÜRMELİ Fevzi, “Muhasebe Bilgi Sistemi”, Anadolu Üniv. Yay., Eskişehir, 1996, s.12
[3][3]
DAVİS William S., “An Introduction to Business Information Systems”
, West Publishing Company,
Minneapolis, 1995., s.46
[4][4] AYYILDIZ Bülent İ., “ Bilişim Çağı”, M.Ü. İ.İ.B.F. Dergisi, Cilt: XIV.,Sayı:2, 1998, s.48
[5][5] A.g.e.
[6][6] DEMİRALP Fehmi, “Bilişim ve Bilgi Toplumu”, Bildiriler-I., KHO 1. Sistem Mühendisliği ve Savunma Uygulamaları Sempozyumu, 12-13 Ekim, Ankara,1995, s.646
[7][7] KILAN N. Kaya, “ Bilgi ve Bilgi Teknolojisi”, 1. Ulusal Bilişim Kongresi, Ankara, Ekim, 1976, s.352
[8][8] BİLGEN Semih, “ Niçin Yazılım”, Türkiye Bilişim Derneği Yayınları, Ankara, 1992, s.13
[9][9] DEMİRALP, A.g.e., s.646
[10][10] BALCI Yusuf, “Bilgi Teknolojisi ve İstihdam”, Çerçeve, Ağustos-Ekim, 1995, s.78
[11][11] İRAZ Rıfat, “Bilişim Teknolojilerinin Örgütsel Yapı ve Süreçler Üzerine Etkileri Bankacılık
Sektöründe Bir Uygulama”, 8. Ulusal Yönetim ve Organizasyon Kongresi, 24-27 Mayıs, 2000
[12][12] ERKAN Hüsnü, “Bilgi Toplumu ve Ekonomik Gelişme”, Türkiye İş Bankası Yayını No: 326,1994, s.179
[13][13] SARIHAN İ.Halime, “ Bilişim Sistemleri ve Bilgi Ekonomisine Geçiş”, Byte Türkiye, Haziran, 1997,s.208
[14][14] EKİN Nusret, Teknolojik Dönüşüm ve Bilgi Çağı”, Mercek Dergisi, Yıl:5, Sayı: 18, Nisan, 2000, s.4-5
[15][15] EKİN Nusret, “ Bilgi Ekonomisi’nde Elektronik Ticaret”, İstanbul Ticaret Odası Yayını, Kasım, 1998, s.16
[16][16] GATES Bill, “Dijital Sinir Sistemi İle Düşünce Hızında Çalışmak”, (Çev: Ali Cevat AKKOYUNLU), Doğan Kitapçılık, 1999.S.295
[17][17] GOMOLSKİ B, “ Geleceğin bilgş teknolojisi çalışanı nasıl yetişecek, nasıl yönetilecek ve nasıl motive edilecek?”, It-Business, Sayı:40, 5-11 Haziran,2000, s.46
[18][18] A.g.e., s.48
[19][19] A.g.e.
[20][20] DEMİRCAN Levent, MOLTAY Alta, A.g.e., s.14
[21][21]
A.g.e., s.14
Bu makale: “Maliye Uygulamaları” dergisinde 1999 Ağustos ayında yayınlanmıştır.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.
>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV Ayrıntılar için tıklayın.